No | Kutadgu Bilig | Türkiye Türkçesi |
---|---|---|
2528 | yanut birdi ögdülmiş aydı ilig esen inç tirilgil ay kılkı silig | Öğdülmiş cevap verdi ve: —Ey hükümdar, huzur içinde uzun seneler yaşa; ey yumuşak huylu — dedi — |
2529 | kapug başlar er ked bagırsak kerek teni canı birle tapugsak kerek | Kapıcı-başı olan insan çok sâdık olmalı ve bu hizmeti canla başla benimsemiş bulunmalıdır. |
2530 | kapugda yarutsa kuraŋku tünüg kapugda batursa yarumış künüg | O karanlık geceyi hizmet kapısında ağartmak ve parlak güneşi de aynı kapıda batırmalıdır. |
2531 | törü hem toku bilse kılsa tapug oŋay bolsa kılkı kılınçı kamug | Hizmet ederken, usûl ve erkânı bilmeli; tabiatı, bütün tavır ve hareketi mülayim olmalıdır. |
2532 | tuzı etmeki kiŋ akı bolsa ked kümüş birse altun er at tirse ked | Tuzu-ekmeği bol ve kendisi çok cömert olmalı; gümüş ve altın vererek, etrafına çok insan toplamalıdır. |
2533 | kiçe bolsa yatgak bu yatsa burun ayu birse tegme kişike orun | Gece olunca, daha yatmadan, saray nöbetçilerini lüzumlu yerlere dikmelidir. |
2534 | azak yat baz erse ayıtgu kerek odugrak kim erse yagutgu kerek | Nereden geldiği belli olmayan yat ve yabancı varsa, onları soruşturmak ve aralarında en gözü açık olanları hizmete almalıdır. |
2535 | körü bekletip çıksa karşı kapug tükei boldı ol künki barça tapug | Saray kapısını gözü önünde kapatıp çıkınca, o günün bütün hizmeti tamamlanmış olur. |
2536 | yana erte tursa kapug başlasa kiçe taŋda turgakm tepretmese | Sabahleyin kalkınca, kapıdaki vazifesinin başına geçmeli; sabah akşam nöbetçileri yerinde tutmalıdır. |
2537 | kalı yol ödi bolsa başlap kirip körünse hilin barça yümgı tirip | Kabul zamanı gelince, o bütün takımını toplayarak, onların başında huzura çıkmalıdır. |
2538 | özi çıksa körnüp öküş turmasa kapugda kişi kodsa özde basa | Huzurda çok kalmamalı, şöyle bir görünüp çıkmalı; kapıda da kendi yerine bir adam bırakmalıdır. |
2530 | er at kirse hilçe körünse tözü bu körse yaraglıg yaragsız azu | Hizmetkârlar takım hâlinde, birden huzura çıkarken, o buna lâyık olan ve olmayanları gözden geçirmelidir. |
2540 | kalı yol kesilse kapug başçısı yana kirgü bolsa er at sözçisi | Kabul zamanı sona erince, kapıcı-başı hizmetkârlardan mâruzâtta bulunacak kimse varsa, onunla tekrar huzura girmelidir. |
2541 | ötünse er at ötgi kolsa tilek muŋadmış kişike bu bolsa yülek | Onların isteklerini arz etmeli, arzularını desteklemeli ve onlara yardım etmelidir. |
2542 | alu birse açıg kör altun kümüş kayuka at alsa kayuka yumuş | Onlara hükümdardan altın-gümüş, ihsanlar koparmalı; bâzılarına unvan ve bâzılarına da vazife verilmesi hakkında tavassutta bulunmalıdır. |
2543 | irig tapnurı kim bagırsak seve tapınmaz kayusı yorıglı yava | Kim gönülden, severek hizmete gayret ediyor, kim hizmet görmeyerek, boşuna geziyor. |
2544 | yaraglıg kayu ol asıglıg kayu boluglug kayu ol tusulug kayu | Uygun ve faydalı olanı kim; ileride faydalı olacak bir istidada sahip bulunanı kim. |
2445 | ötünse begiŋe bu tegme birig aça adra birse kötürse erig | Bunları hep beyine arz etmeli ve birer-birer açıklayarak, lâyık olanı yükseltmelidir. |
2546 | çıkıp edgü yarlıg tegürse tilin er at köŋli mundag isitse alın | Çıkınca, hükümdarın taltif ve takdir hakkındaki fermanlarını bizzat tebliğ etmeli ve hizmette bulunanların gönlünü böyle tedbirler ile ısındırmalıdır. |
2547 | kapugda ite tursa oldrug turug tüzülse orun kalmasa bir kuıug | Kapıda oturacak ve duracak yerleri dâima nizam altında bulundurmalı ve öyle tertip etmeli ki, hiç kimse açıkta kalmasın. |
2548 | körü alsa yat baz keligli kişig agır tutsa koldaş kılınmış işig | Gelen yat ve yabancı kimseleri karşılamak ve arkadaş edindiği kimselere de hürmet göstermelidir. |
2549 | liv aş tirki kirse körü ıdsa köz yaragsıznı körse anı tıdsa öz | Yemek tepsisi girdiği vakit, onu göz altında bulundurmalı ve münâsip olmayan şeyleri görürse, buna mâni olmalıdır. |
2550 | sireni çıkarda körüp saklasa aŋar togru yolda elig tegmese | Şıra çıkarken, onu nezâret altına almalı ve yolda her hangi bir elin ona dokunmamasına dikkat etmelidir. |
2551 | kapugda çıkarsa liv aş tirkini körü tüz ületse begi körkini | Kapıdan yemek çıkarken, tepsilere nezâretle bunun, beyin şanına lâyık bir şekilde, her kese dağıtılmasına dikkat etmelidir. |
2552 | neçe ka tegürgü kerek bu aşıg kurug kodmasa bir içig hem taşıg | içte ve dışta hiç kimseyi açıkta bırakmamak için, kaç kap yemek dağıtmak lâzım geldiğini bilmelidir. |
2553 | iki neŋ bedütür bu begler çavı ilinde tugı kör törinde livi | Beylerin şöhretini iki şey büyütür: eşiğinde— tuğu ve baş köşesinde — sofrası. |
2554 | adın ma iki neŋ kapug körki ol bedütür beg atın açar kutka yol | Şu iki şey de kapının süsüdür; bunlar beyin adını büyütür ve saadete yol açar. |
2555 | ulug hacibı bolsa azad kişi takı bir yaraglıg kapug il başı | Bunlardan biri — hür insan olan ulu hâcib, biri de— işinin ehli olan bir kapıcı-başıdır. |
2550 | bu iki kişi birle itlür kapug ulugluk bile atı yadlur kamug | Bu iki kimse ile kapı tanzim edilir ve beyin adı büyüklükle her tarafa yayılır. |
2557 | idişçi töşekçi yime aşçıka tözü köz kemişse yime tugçıka | Kapıcı-başı şarapçı, döşekçi, aşçı ve tuğcuları hep göz önünde tutmalıdır. |
2558 | yime kuşçı kişçi yime ok yaçı anuk tutsa künde kapugda tuçı | Doğancı, avcı ve okçuları da her gün ve her an kapıda hâzır bulundurmalıdır. |
1559 | turup barsa evke hilin koldaşın özi birle iltse yitürse aşın | Oradan kalkıp, evine giderken, yardımcı ve arkadaşlarını birlikte götürerek, onlara yemek ikram etmelidir. |
2560 | yitürse içürse todursa karın kurug ıdmasa birse özde barın | Yedirip içirerek, karınlarını doyurduktan sonra da, boş göndermemeli; neyi varsa, onlara ihsanda bulunmalıdır. |
2561 | öziŋe bir at ton tolum kılsa tap adının üleşe bir az kod sa tap | O bir at, bir kat elbise ve silâh ile yetinmelidir; kendisine az bir şey kalsa yeter; kalanı başkalarına dağıtmalıdır. |
2562 | tapugka kelir erse yat baz kişi körü alsa itse otagı işi | Yat-yabancı bir kimse hizmete gelirse, onu karşılayıp, kalacağı yeri ve arkadaşlarını tâyin etmelidir. |
2563 | tapugka körüŋinçe körse anı aşı bogzı ornı atı hem tonı | Huzura çıkmadan önce, onu görmeli; yiyeceğine-içeceğine, yerine, atına-elbisesine dikkat etmelidir. |
2564 | yime aytu tursa er at hallerin açı hem tokı ya tonın oprakın | Hizmetkârların hâllerini sormalı, aç mıdırlar tok mudurlar, yiyecekleri var mı; bunlar ile dâima ilgilenmelidir. |
2565 | muŋaçlıglı barmu elig tarlıkın muŋıŋa yarasa ötese hakm | Eli darda kalan varsa, onun ihtiyâcını karşılamak ve hakkını vermelidir. |
2566 | kim erse kapugka birer kelmese ayıtsa tilese ne bolmış tise | Bir kimse bir müddet kapıya gelmezse, ne olduğunu sormalı ve sebebini araştırmalıdır. |
2567 | kalı iglig erse ayıtgu kerek yavalık kılur erse tıdgu kerek | Eğer hasta ise, hâlini sormalı; haylazlık ediyorsa, buna mâni olmalıdır. |
2568 | bu barça begiŋe bagır saklık ol sevincin tilep bu tapugsaklık ol | Bütün bunlar beye karşı içten bağlılık ifâde eder; bu onu memnun etmek için, candan yapılması lâzım gelen bir iştir. |
2569 | negü tir eşitgil tapug kılmış er tapug birle begde agır bolmış er | Hizmet etmiş ve hizmeti ile beyden takdir görmüş insan ne der, dinle. |
2570 | tapugçı begiŋe bagırsak kerek bagırsak tigüçi tapugsak kerek | Hizmetkârın beyine içten bağlı olması lâzımdır; içten bağlı olanında candan hizmet etmesi lâzımdır. |
2571 | tapugsak bir özkey bagırsak kulı bekütür yarı künde beglik ulı | Candan hizmet eden sâdık ve candan bağlı bir kulun hizmeti beyliğin temelini günden-güne sağlamlaştırır. |
2572 | öz asgı tilemez bagırsak bolup beg asgı tiler künde edgü kolup | Candan hizmet eden kimse kendi faydasını düşünmez; o her gün iyi niyetle beyin menfaati için çalışır. |
2573 | asıg kılsa azgan anıŋ men kulı çiçek yaslıg erse biçer men ulı | Yaban çiçeği faydalı ise, ben onun kuluyum; eğer özenilerek yetiştirilmiş çiçek zararlı ise, onun kökünü keserim. |
2574 | bagırsız tusulmaz ogulda körü bagırsak tapugçı tususı örü | Candan bağlı hizmetkârın kıymeti merhametsiz ve hayırsız evlâttan, daha yüksektir. |
2575 | asıgsız tusulmaz kadaş erse kod tusulur adaş tut asıg birle tod | Faydasız ve değersiz ise, kardeş olsa bile onu bırak; istifâde edebileceğin insanı arkadaş edin ve onun bol-bol hayrını gör. |
2576 | tili birle yumşak süçig tutgu söz köŋül tutsa alçak yaruk tutsa yüz | Kapıcı-başı yumuşak ve tatlı sözlü olmalı; gönülünü alçak tutmalı ve her vakit güler yüz göstermelidir. |
2577 | tügük yüz açıg söz kişig tumlıtur tiriglikte kitmez köŋülde yatur | Çatık yüz, acı söz insanı soğutur ve bunun tesiri bütün hayat boyunca devam eder, insanın gönlünden çıkmaz. |
2578 | mundar meŋzer emdi bu beytig okı sözi ma’ni birle ukulgay takı | Şimdi buna benzeyen şu beyti oku; sözü ile birlikte mânası da anlaşılır. |
2579 | sözün sökse yalŋuk açıtsa tilin süŋükke sızıg ol köŋülke yalın | İnsan sözü ile söğer ve dili ile acıtırsa, bu kemiğe sızı ve gönüle ateş olur. |
2580 | urup berge başı büter terk söner tilin sökse bütmez açıgı yılın | Vurulan kamçı yarası kapanır ve çabuk geçer; dil acısı ise, yıllarca dinmez. |
2581 | kalı atlanur bolsa begler süke ya kuşka çögenke ya il körgüke | Beyler sefere, ava, cirit oyununa veya memleket gezisine çıktıkları vakit, |
2582 | idi sak küdezgü bu yirde begin yodug tegmese anda teŋsizlikin | Beyini çek dikkatle gözetmeli; başına kötü bir hâdise, bir felâket gelmesini önlemelidir. |
2583 | kalı tuşsa beglerke yaŋluk hata tuşar at öze kuşta avda süde | Eğer beylere bir felâket ve belâ gelirse, bu avda, kuş avında veya seferde hareket esnasında gelir. |
2584 | bütünsüz bar erse yıratgu anı siziklig bar erse sakıngu anı | İtimat edilemeyecek kimseleri onun yanından uzaklaştırmalı, şüpheli kimselere karşı ihtiyat tedbirleri almalıdır. |
2585 | bütün çın sevigli bagırsak kişi yakın yortsa begke küdezse başı | Onun başını korumak için, itimatlı, doğru, onu seven ve ona gönülden bağlı insanları beyin etrafında bulundurmalıdır. |
2586 | sü başçı tüze tursa yortug kurın iriglerni yıgsa yetürse soŋın | Kumandan beyin muhafız alayını tanzim ederken, kimsenin ileri gitmemesine ve geri de kalmamasına dikkat etmelidir. |
2587 | kiçig kur uluglar ara kirmese yırak taş yorıglı yakın yortmasa | Küçük rütbeli kimseler büyükler arasına girmemeli; uzak ve dışarıda bulunması icap edenler de yakın gelmemelidir. |
2588 | kapugda neteg erse oldrug turug bu yortugda andag kerek ay ulug | Her kesin saray kapısındaki mevkii ve yeri ne ise, bu hareket esnasında da olduğu gibi muhafaza edilmelidir; ey büyük. |
2589 | kapug başlar erniŋ bagirsaklıki bu yaŋlıg kerek ay ajunçı akı | Kapıcı-başı olan kimse böyle içten bağlı olmalı, ey cömert hükümdar. |
2590 | bu yaŋlıg kerek bu kapug başlar er begi etmeki yip işin işler er | Kapıyı bekleyen ve beyinin ekmeğini yiyip, işini gören insan böyle olmalıdır. |
2591 | munukı men aydım eşitti ilig talu er tilese ödürsü bilig | işte ben söyledim ve hükümdar dinledi; eğer seçkin insan dilerse, bilgiyi tercih etsin. |
İLİG SIRALI ÖGDÜLMİŞKE | HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E SUALİ | |
2592 | ilig aydı uktum munı belgülüg takı bir sözüg ay maŋa ülgülüg | Hükümdar:—Bunu iyice anladım; bir şey daha soracağım, buna da düşünerek, cevap ver — dedi — |
2593 | bilir sen siziksiz ajun begleri yalavaç ıdur ildin ilke eri | Şüphesiz, bilirsin ki, dünya beyleri memleketten memlekete elçi gönderirler. |
2594 | ayu bir maŋa bir bilig söz uzı yalavaç ıdur ildin ilke özi | Bana mühim bir söz söyle, bir bilgi daha ver; bir memleketten bir memlekete elçi gönderirken, |
2595 | negü teg kerek bu yalavaçlık er aŋar bütse begler karılatsa yir | Beylerin ona inanması ve onu yollaması için, bu elçiliğe nasıl bir insan lâzımdır? |
Yûsuf Has Hâcib tarafından XI. yüzyılda yazılmış, Türk dilinin, edebiyatının ve kültür tarihinin en önemli kaynaklarından.
kapıcıbaşının vasıfları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kapıcıbaşının vasıfları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
XXXII. ÖĞDÜLMİŞ HÜKÜMDARA KAPICI-BAŞININ NASIL OLMASI LÂZIM GELDİĞİNİ SÖYLER [ÖGDÜLMİŞ İLİGKE KAPUG BAŞLAR ER NEGÜ TEG KEREKİN AYUR]
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Popüler Başlıklar
-
BİSMİ'LLAHİ‘R-RAHMANİ'R-RAHİM Kutadgu Bilig Türkiye Türkçesi ...
-
Mısra (Kutadgu Bilig) Tercüme (Türkiye Türkçesi) ...
-
No Kutadgu Bilig Türkiye Türkçesi 955 ilig bir kün ay toldını ündedi orun birdi oldur tiyü imledi Hükümdar bir gün Ay...
C - BÂBLARIN FİHRİSTİ [FİHRİSTU’L-EBVAB]
Kutadgu Bilig Tercüme (Türkiye Türkçesi) 1. bab: tengri ‘azze ve cellening ögdisin ayur 01. bâb: Tanrı azze ve cellenin medhin...