No | Kutadgu Bilig | Türkiye Türkçesi |
---|---|---|
1850 | yanut birdi ögdülmiş aydı ukuş kılınçı köni kör küvençi öküş | Ögdilmiş cevap verdi ve: — Aklın hareketi doğru ve itibarı büyüktür — dedi — |
1851 | yüzi körki körklüg ne yaşı kiçig kamug edgülükke anıŋdın keçig | Yüzü, şekli güzel ve dâima genç ve dinçtir; her türlü iyiliğe geçit veren odur. |
1852 | örüg hem silig ol ne kılkı amul kamug teprenürke bagırsak köŋül | Halîm, selîm ve sakin tabiatlıdır; o bütün canlılar için şefkat dolu bir gönüldür. |
1853 | a elig ursa itlü barır kayuka sözi tegse yetlü barır | Nereye eli dokunursa, orası düzelir; sözü nereye erişirse, orası o söze uyar. |
1854 | isig yüzlüg ol kör kamugka sevüg kişilerke andın asıglar ülüg | Sıcak yüzlü, her kes için sevimlidir; insanlar ondan fayda görürler. |
1855 | yiti közlüg ol kör bakışı yırak kayu işke tegse bekitür adak | Keskin gözlü ve uzak görüşlüdür; hangi işe el uzatırsa, ayağını sağlam basar. |
1856 | neçe bulganuk işke tegse süzer neçe ters tügün erse baksa yazar | El sürdüğü iş ne kadar bulanık olursa-olsun, süzülmüş, sâf bir hâle gelir; ne kadar ters düğüm varsa, bir bakışla onu çözer. |
1857 | bakar soldın oŋdın hem öngdün kidin kamug iş yaragın bilir hem ödin | İşlere sağdan, soldan, önden, arkadan, her cephesinden bakar; hall çâresini ve zamanını bilir. |
1858 | kaçıglıg yeter ol uçuglıg tutar sınukug sapar ol buzukug iter | Kaçana yetişir, uçanı yakalar, kırığı sarar ve bozuğu düzeltir. |
1859 | ukuşsuz ökündi ayur ay ukuş seniŋsiz muŋadur men artuk öküş | Akılsız hayıflandı ve dedi:— Ey akıl, sensiz ben çok bunalıyorum. |
1860 | maŋa tegmedi bir seniŋdin ülüg seniŋsiz kişi köŋli boldı ölüg | Bana senden bir parça nasip olmadı; sensiz insanın gönülü ölü sayılır. |
1861 | yula ol ukuş kör karaguka köz ölüg tenke can ol agın tilke söz | Akıl bir meş'aledir, kör için gözdür; ölü vücût için can, dilsiz için sözdür. |
1862 | ukuşlug ukuşka ayur ay işim ne edgü işim sen itigli işim | Akıllı akıla der:— Ey arkadaşım, sen benim işlerimi düzelten ne iyi bir arkadaşsın. |
1863 | kılınç oŋ tutar hiç soh yok ukuş bütün çın turur hiç alı yok ukuş | Akıl dâima sağdan hareket eder, onun hiç solu yoktur; o doğru ve dürüsttür, hiç bir hilesi yoktur. |
1864 | ukuş kimde bolsa bu ol belgüsi bu belgü bile ol ukuş bilgüsi | Akıl kimde ise, belirtileri şöyle olur ve akıl bu belirtilerden anlaşılır. |
1865 | ukuşnurig erig1 aşnu kılıkı origay könilik bile ol yorıkı yıl ay | Her şeyden önce aklın tavır ve hareketi mâkuldür; aylar ve yıllar geçse dahi, gidişi aynı doğru yoldan taşmaz. |
1866 | ukuşlug köni hem silig til sözi bütünlük bile boldı kılkı tözi | Akıllı doğrudur, dili ve sözü yumuşaktır; hareketinin esâsı doğruluk üzerine kurulmuştur. |
1867 | örüg ol amul ked serimlig sabur körüp işni yetrü ol akru tegür | O halım, sakin, çok mütehammil ve sabırlıdır; işe dikkatle bakar ve sükûn ile ele alır. |
1868 | kılınçı karı körse yaşı yigit aŋar muŋlug arzun öge ya tigit | Tavır ve hareketi ihtiyarlara benzer; fakat dikkat edilirse, yaşı gençtir; ister hükümdarın has müşaviri, ister en âdî bir köle olsun, onu iştiyakla ararlar. |
1869 | muŋar meŋzer emdi bu sözni okı uka tursa ma’ni açılgay takı | Şimdi buna benzer şu sözü oku; nufûz edersen, mânası da aydınlanır. |
1870 | kılınçı karı oglan özlüg ukuş ukuş kayda bolsa aıigar bar yapuş | Akim hareketi ihtiyardır, fakat kendisi gençtir; akıl nerede ise, ona git, yapış. |
1871 | kiçigi seviglig karısı amul özi tüzün alçak kör asgı öküş | Küçüklüğü sevimli, ihtiyarlığı sakin, kendisi halîm, alçak gönüllü ve çok faydalıdır. |
İLİG CEVABI ÖGDÜLMİŞKE | HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI | |
1872 | bu sözler eşitti sevindi ilig ayur ay odunmış sözi ög bilig | Hükümdar bu sözleri işitti, sevindi ve şöyle dedi: — Ey sözü akıl ve bilgiden ibaret olan, uyanık adam. |
1873 | bayat birdi barça tükel edgülük bayattın ‘ata sen maŋa belgülük | Tanrı bana her nimeti eksiksiz ihsan etti; şüphesiz, sen de bana Tanrının bir ihsanısın. |
1874 | bu emgek yük ol bir agır yüdgüke anı yüdse ötrü tegir edgüke | Bu zahmet, yüklenmesi güç olan bir yüktür, fakat insan bunu yüklenmekle iyiliğe erişebilir. |
1875 | kim edgü tilese agır yük yüder agır yük yüdügli tilekin küder | Kim iyilik dilerse, ağır yük yüklenir; ağır yük yüklenen dileğine ulaşmak ister. |
1876 | yükümni yüder sen tilek iş yorır mini tındurur sen saŋa yük tegir | Yükümü yükleniyorsun, dilek ve iş oluyor; beni rahat ettiriyorsun, fakat sana zahmet oluyor. |
1877 | bayat birsü tevfik maŋa emdi küç hakıŋnı öteyin yanut birke üç | Tanrı bana şimdi tevfik ve kudret versin, senin hakkını bire karşı üç olarak ödeyeyim. |
1878 | bilir men bu yaŋlıg tapug kıldukuŋ bagırsaklık ol bu mini koldukuŋ | Senin nasıl hizmet ettiğini biliyorum; beni düşünmen, senin bana candan bağlılığından ileri geliyor. |
1879 | bagırsak tapugçı tükel ol bolur öz asgın kodup kör beg asgın kolur | Sâdık ve tam hizmetkâr kendi nefsini değil, beyin menfaatini gözetendir. |
1880 | negü tir eşit bu tapugçı tili begin inçke tegrür tapugsak kulı | Hizmetkârın dili ne der, dinle; severek hizmet eden kul beyini huzura kavuşturur. |
1881 | meŋilig bolur beg tükel kut başı bagırsak kulı bolsa kılsa işi | Kulu candan bağlı olur ve işini yaparsa, bey memnun olur ve tam bir saadete kavuşur. |
1882 | tapugçı bile beg kötürdi egin tilek teg tapug kılsa tındrur begin | Bey hizmetkârı sayesinde göğüsünü kabartır; o arzu edildiği şekilde hizmet ederse, beyini rahat ettirir. |
1883 | baş agrıg yük emgek kötürse kulı begiŋe aça birse arzu yolı | Kul sıkıntı, yük ve zahmetleri ortadan kaldırmalı, beyine arzu ettiği yolları açmalıdır. |
1884 | kayu beg bulur erse mundag kulug bayattın ‘ata ol aŋar ked ulug | Hangi bey böyle bir kulu bulursa, bu ona Tanrının büyük bir ihsanıdır. |
1885 | ajun begleri öldi bizde oza öküşreki bardı bu arzu öze | Bizden önce ölen dünya hâkimlerinden büyük bir kısmı da bunun hasreti ile ölüp gitmiştir. |
1886 | ajun budnı tındı avınçın kutun iligke du’a kıldı budnı bütün | Dünya halkı huzur ve saadet içinde rahata kavuştu; bütün halk hükümdara duâ etti. |
1887 | adın il kişisi eşitti munı yüzin körgüke arzuladı anı | Başka memleketlerin halkı da bunu işitti ve onun yüzünü görmeği arzu etti. |
1888 | keçürdi yıl ay kün bu arzu öze ilin itti edgü törüsin tüze | Böylece aylar ve yıllar geçti; hükümdar iyi kanunlar vaz' ederek memleketini idare etti. |
İLİG SUALİ ÖGDÜLMİŞKE | HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E SUÂLİ | |
1889 | ilig bir kün ündedi ögdülmişig ayur aytayın söz sen ay bilmişig | Hükümdar bir gün Öğdülmiş'i yanına çağırdı ve: — Sana bir şey soracağım, bu hususta bildiğini söyle — dedi — |
1890 | et öz yiti endamka baksa kör er tatıg buldı barça öz ülgin tirer | İnsan kendi vücûduna, yedi endama bakarsa, bunlarda zevk bulur; bunların her biri kendi kısmetini toplar. |
1891 | köŋül tatgı ne ol bu köz tatgı ne bu iki tatıgdm özüm ülgi ne | Gönül zevki nedir, göz zevki ne; bu iki zevkten benim kısmetim nedir? |
ÖGDÜLMİŞ CEVABI İLİGKE | ÖĞDÜLMİŞ'İN HÜKÜMDARA CEVABI | |
1892 | yanut birdi ögdülmiş aydı tatıg köŋül arzu kolsa bekürtse katıg | Öğdülmiş cevap verdi ve:— Gönlün arzu ettiği ve kuvvetle özlediği şey zevktir — dedi — |
1893 | sevitmiş yüzin körse közke tatıg köŋül arzusın bulsa özke tatıg | Göz için, sevdiği yüzü görmek zevktir; gönül için arzusuna kavuşmak zevktir. |
İLİG SU’ALİ ÖGDÜLMİŞKE | HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E SUÂLİ | |
1894 | yana aydı ilig ay ögdülmiş ay seviglig nişanı negü ermiş ay | Hükümdar tekrar sordu: — Ey Öğdülmiş, söyle; sevgilinin nişanesi nedir? |
1895 | sever men tiyü barça da’vi kılur bu da’vika ma’ni negü teg bolur | Her kes sevdiğini iddia eder; bu iddianın mânası nedir? |
ÖGDÜLMİŞ CEVABI İLİGKE | ÖĞDÜLMİŞ'İN HÜKÜMDARA CEVABI | |
1396 | yanut birdi ögdülmiş aydı bolur sevüg yüzke baksa severin bilür | Öğdülmiş cevap verdi ve: — Baş-üstüne; insan sevgilinin yüzüne bakınca, sevdiğini anlar — dedi — |
1897 | kamug neŋke örtüg bolur baksa köz köŋülke yok örtüg munı bilgü öz | Göz için, bakarken, her şey örtülü olabilir; fakat gönül için örtü yoktur; bunu bilmelisin. |
1898 | sever sevmezin öz bileyin tise köŋülke baka körgü bilgey basa | Sevip-sevmediğini anlamak isterse, insan gönüle bakmalı; bu gönülden anlaşılır. |
1899 | sevügler yüzinde bolur belgü neŋ közin közke tikse anı bilgü teŋ | Sevgililerin yüzünde bunu belirten bir alâmet bulunur; göz-göze gelince, onlar birbirlerini anlarlar. |
1900 | muŋar meŋzetü aydı şair sözi ukup tınglayu al kişi arbuzı | Şâir buna benzer bir söz söylemiştir; dinleyip, anlamağa çalış; ey insanların karpuzu. |
1901 | sevigli kişiniŋ yüzi belgülüg tili açsa ma’ni sözi belgülüg | Seven insan yüzünden bellidir; ağzını açsa, sözünün mânasında sevgi kendisini gösterir. |
1902 | sever sevmezin öz bileyin tise saŋa tetrü baksa közi belgülüg | Birinin sevip-sevmediğini bilmek istersen, gözüne dikkat et; sana doğru bakınca, gözünden belli olur. |
İLİG SU’ALİ ÖGDÜLMİŞKE | HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E SUÂLİ | |
1903 | ilig aydı uktum eşittim bu söz takı bir sözüm bar anı aysu öz | Hükümdar tekrar dedi: — Bu sözü dinledim, anladım; daha bir sözüm var, onu da bana söyle. |
1904 | kereklig söz aytur men emdi saŋa idi ked bakıp sözleyü bir maŋa | Şimdi sana çok mühim bir şey soracağım; bana iyice düşünerek, cevap ver. |
ÖGDÜLMİŞ CEVABI İLİGKE | ÖĞDÜLMİŞ'İN HÜKÜMDARA CEVABI | |
1905 | yanut birdi ögdülmiş ilig kutı bilig birle begler bedütti atı | Öğdülmiş cevap verdi:— Ey devletli hükümdar, beyler adlarını bilgi ile yükseltmişlerdir. |
1906 | bilig ordusı ol bu begler özi biligsiz bolur kul nerek kul sözi | Beylerin kendileri bilgi sarayıdır, kul bilgisiz olur; kul sözünün ne kıymeti var. |
1907 | ayıtmak oŋay boldı tersi cevab cevabka ilig bilgi bolgay savab | Sormak kolay, fakat cevabı güçtür; vereceğim cevap esasen hükümdarın bilgisi dahilindedir |
1908 | oŋayın ilig tuttı tersi maŋa kemişmegil emdi ay ersig toŋa | Kolayını hükümdar aldı; ey yiğit kahraman, güç olanı şimdi bana bırakma. |
İLİG CEVABI ÖGDÜLMİŞKE | HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI | |
1909 | ilig aydı aytıglı muŋlug bolur özi bilmedükin anıŋdın kolur | Hükümdar: — Soran muhtacdır; kendisi bilmediği için, bunu karşısındakine sorar — dedi — |
1910 | kali mundag erse sevingü kerek ayıtmış sözümni sen aygu kerek | Bu böyle olunca, senin buna sevinmen ve sorduğum söze cevap vermen gerekir. |
ÖGDÜLMİŞ CEVABI İLİGKE | ÖĞDÜLMİŞ'İN HÜKÜMDARA CEVABI | |
1911 | yanut birdi aydı ay edgü törü eşitmek ked ol sözlemekte körü | Öğdülmiş cevap verdi ve:—Ey iyi nizam sahibi, dinlemek söylemekten daha iyidir — dedi — |
1912 | sözüg sözlegüçi bu can yavrıtur eşitgüçi avnur et öz semritür | Söz söyleyen canını üzer; dinleyen ise, rahat eder ve vücûdunu semirtir. |
1913 | negü tir eşitgil sınamış bügü sözüg sözlemegü eşitgü ögü | Tecrübesi olan hakîm ne der, dinle; çok söz söylememeli, daha çok dinlemeli ve düşünmelidir. |
1914 | eşitmek bile boldı bilge kişi bu söz sözlemektin barır er başı | insan dinlemekle âlim olur: çok söz söylemekten insanın başı gider. |
1915 | eşitse bolur ol kulakka tatıg telim sözlemiş sözde bolmaz asıg | Dinlemek kulak için bir zevktir; çok söz söylemekte fayda yoktur. |
1916 | sözüg sözlemese sav altun sanı bakır boldı tildin çıkarsa anı | Söylenmeyen söz som altın sayılır; ağızdan çıkınca, bakır olur. |
İLİG CEVABI ÖGDÜLMİŞKE | HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI | |
1917 | ilig aydı emdi köni sözi ediŋ sen emdi özüŋke kutun kur badıŋ | Hükümdar şöyle dedi: — Şimdi doğru söyledin, sen kendine saadet kuşağını bağladın. |
ÖGDÜLMİŞ CEVABI İLİGKE | ÖĞDÜLMİŞ'İN HÜKÜMDARA CEVABI | |
1918 | yanut birdi ögdülmiş ilig kutı özüm yigledüki bu kulluk atı | Öğdülmiş cevap verdi:—Ey devletli hükümdar, ben kul olmağı tercih ettim — dedi — |
1919 | kulı can sızurgu avınsa begi kali yetlür erse bu kulnuŋ ögi | Eğer aklı eriyorsa, beyinin rahat etmesi için, kul kendi canını eritmelidir. |
1920 | eşitsü ayayın özüm bilmişin ilig me keçürsün hafa bolmışın | Ben kendi bildiğimi söylerim; hükümdar dinlesin ve yanlış bulduklarını affetsin. |
Yûsuf Has Hâcib tarafından XI. yüzyılda yazılmış, Türk dilinin, edebiyatının ve kültür tarihinin en önemli kaynaklarından.
XXVII. ÖĞDÜLMİŞ HÜKÜMDARA AKLIN TARİFİNİ SÖYLER [ÖGDÜLMİŞ İLİGKE UKUŞ SURETİN AYUR]
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Popüler Başlıklar
-
BİSMİ'LLAHİ‘R-RAHMANİ'R-RAHİM Kutadgu Bilig Türkiye Türkçesi ...
-
Mısra (Kutadgu Bilig) Tercüme (Türkiye Türkçesi) ...
-
No Kutadgu Bilig Türkiye Türkçesi 955 ilig bir kün ay toldını ündedi orun birdi oldur tiyü imledi Hükümdar bir gün Ay...
C - BÂBLARIN FİHRİSTİ [FİHRİSTU’L-EBVAB]
Kutadgu Bilig Tercüme (Türkiye Türkçesi) 1. bab: tengri ‘azze ve cellening ögdisin ayur 01. bâb: Tanrı azze ve cellenin medhin...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder