Ana içeriğe atla

XVIII. HÜKÜMDAR KÜN-TOĞDI AY-TOLDI'YA ADALET VASFININ NASIL OLDUĞUNU SÖYLER

792    Hükümdar dedi : — Ne demek istediğini anladım; bunların ne demek olduğunu sana anlatayım.
793    Geçen gün ben seni çağırdım, sana gösterdim ve yer verdim.
794    O acayip işleri bana göstererek, beni hiddetlendirdin; fakat kendini iyi müdâfaa ettin.
795    Sana hiddetlenince, beni tekdir ettin; buna tahammül ettim, fakat tekrar yüzünü buruşturdun.
796    Sen bana : —Ben saadetim, beni tanı; sana anlatmak için, böyle yaptım, bunu anla — dedin.
797    Niçin yaptığını sen birer-birer izah ettin; ben de her şeyini açıkça anladım.
798    O zaman ben senin kusurunu affettim ve sana meziyetin nisbetinde saygı gösterdim.
799    Bugün de ben kendi tabiatimi ve bütün meziyetlerimi sana gösteriyorum.
800    işte bak, ben de doğruluk ve kanunum; kanunum vasıfları bunlardır, dikkat et.
801    Bak, bu üzerinde oturduğum tahtın üç ayağı vardır; ey gönlümü doyuran.
802    Üç ayak üzerinde olan hiç bir şey bir tarafa meyletmez; her üçü düz durdukça, taht sallanmaz.
803    Eğer üç ayaktan biri yana yatarsa, diğer ikisi de kayar ve üzerinde oturan yuvarlanır.
804    Üç ayaklı olan her şey doğru ve düz durur; eğer dört ayaklı olursa, biri eğri olabilir.
805    Düz olan bir şeyin her tarafı, iyidir; her iyinin, dikkat edersen, tavır ve hareketi düzgündür.
806    Hangi şey yana yatarsa, eğri olur; her eğrilikte bir kötülüğün tohumu vardır.
807    Düz olan yana yatarsa, duramaz, düşer; hangi şey doğru ise, düşmez, yerinde durur.
808    Bak, benim tabiatim de yana yatmaz, doğrudur; eğer doğru eğrilirse, kıyamet kopar.
809    Ben işleri doğruluk ile hallederim; insanları, bey veya kul olarak, ayırmam.
810    Ey becerikli insan, elimdeki bu bıçak biçen ve kesen bir âlettir.
811    Ben işleri bıçak gibi keser, atarım; hak arayan kimsenin işini uzatmam.
812    Şekere gelince, o zulüme uğrayarak, benim kapıma gelen ve adaleti bende bulan insan içindir.
813    O insan benden şeker gibi tatlı-tatlı ayrılır; sevinir ve yüzü güler.
814    Zehir gibi acı olan bu Hind otunu ise, zorbalar ve doğruluktan kaçan kimseler içer.
815    Bunlar kavga edip, bana gelirler ve ben hüküm verince, bakarsın, acı Hind ilâcı içmiş gibi, yüzlerini ekşitirler.
816    Benim bu sertliğim, kaşlarımın bu çatıklığı ve bu asık suratım bana gelen zâlimler içindir.
817    ister oğlum, ister yakınım veya hısımım olsun; ister yolcu, geçici, ister misafir olsun;
818    Kanun karşısında benim için bunların hepsi birdir; hüküm verirken, hiç biri beni farklı bulmaz.
819    Bu beyliğin temeli doğruluktur; beyler doğru olursa, dünya huzura kavuşur.
820    Akıllı insan buna benzer bir söz söylemiştir; kim akıllı insanın sözünü tutarsa, iş yoluna girer.
821    Beyliğin temeli doğruluk üzerine kurulmuştur; doğruluk yolu beyliğin esâsıdır.
822    Bey doğru olur ve ülkeye böyle hüküm ederse, bütün dileklerine kavuşur.

AY-TOLIDI'NIN HÜKÜMDARA SUÂLİ

823    Ay-Toldı şöyle dedi : — Ey devletli hükümdar, efendimizin adı niçin Kün-Toğdı olmuştur.

HÜKÜMDARIN AY-TOLIDI'YA CEVABI

824    Hükümdar cevap verdi : — Alim benim tabiatimi güneşe benzeterek, bu adı verdi.
825    Güneşe bak, küçülmez, bütünlüğünü dâima muhafaza eder; parlaklığı hep aynı şekilde kuvvetlidir.
826    Benim tabiatim de ona benzer, doğruluk ile doludur ve hiç bir vakit eksilmez.
827    ikincisi — güneş doğar ve bu dünya aydınlanır; aydınlığını bütün halka eriştirir, kendinden bir şey eksilmez.
828    Benim de hükmüm böyledir, ben ortadan kaybolmam: hareketim ve sözüm bütün halk için aynıdır.
829    Üçüncüsü — bu güneş doğunca, yere sıcaklık gelir; o zaman binlerce renkli çiçekler açılır.
830    Benim bu kanunum hangi memlekete erişirse, o memleket baştan başa taşlık ve kayalık dahi olsa, hep düzene girer.
831    Güneş doğar, temiz veya kirli demeden, her, şeye aydınlık verir; kendisinden bir şey eksilmez.
832    Benim de hareketim tıpkı böyledir; her kes benden nasibini alır.
833    Bir de güneşin burcu sabittir; bu sabit dediğim, temeli sağlam olduğu içindir.
834    Güneşin burcu Arslan'dır ve bu burç yerinden kımıldamaz; yerinden kımıldamadığı için de evi bozulmaz.
835    Benim tavır ve hareketime bir bak, benim de parlaklığım katiyen değişmez.

AY-TOLDI'NIN HÜKÜMDARA SUÂLİ

836    Ay-Toldı dedi : — Ey devletli hükümdar, ülkelere hâkim ol, iyi adın dünyaya yayılsın.
837    Ben de bu uzun yolu yürüyüp ve çok zahmet çekip, yorularak, sana geldim.
838    Bu tabiat ve faziletlerinden dolayı, büyük bir arzu ile senin hizmetine geldim.
839    Sen bana söyle, nasıl hizmet edeyim; seni memnun etmek için, nasıl davranayım.
840    Hizmet beyin arzusuna göre olmadıkça, ne kadar zahmet çekilmiş olursa-olsun, makbule geçmez.
841    ila ülkesinin hizmet ederek, ikbâle ermiş şöhret kazanmış kudretli şahsiyeti ne der, dinle.
842    Hizmetkâr hizmet ederken, dâima beyleri memnun edecek yoldan yürümelidir.
843    Beyleri memnun edecek şekilde hizmet et; bey memnun olursa, bu hizmet ikbâl kapılarını açar.
844    Hizmetkâr hizmet etmesini bilirse, baş-köşeye erişir; hizmet etmesini bilmezse, baş-köşeden eşiğe düşer.
845    Hizmet eden kul beyini çok memnun ederse, bu kul için itibar ve ihsan kapıları açılmış olur.

HÜKÜMDARIN AY-TOLDI'YA CEVABI

846    Hükümdar dedi : — Söylediklerini anladım; beni memnun etmeğe çalış ve çok dikkatli hareket et.
847    Ben hoşlaşmadığım şeyleri sana söyleyeyim; sen onlara yaklaşma, temiz olmağa çalış.
848    Benim beğenmediğim şeylerden biri — yalandır; ondan sonra zulüm edenler gelir.
849    Sonra da haris tabiatli ve olgun olmayan insanlar ile aceleci huylu ve gözü doymaz olanlar.
850    Her işte hiddet gösterenler, içkiye düşkünler veya çalıp-çırpanlar.
851    Bu gibi insanlar bana yaramaz; işte saha bunları açıkça döküp-saydım.
852    Sen benim gerçekten işime yaramak istiyorsan, bu bir kaç şeyi kendinden uzak tut; ey namlı insan.
853    Böylece sen her gün bana daha yakın olacaksın ve benden sana karşı itibar ve ihsan artacaktır.

AY-TOLDI'NIN HÜKÜMDARA SUÂLİ

854    Ay-Toldı dedi : — Bunları işittim; bir suâlim daha var, onu da arzedeyim.
855    İyilik nasıl ve ne gibi bir şeydir; iyinin hâli tavrı ve tıyneti nasıl olur.

HÜKÜMDARIN AY-TOLDI'YA CEVABI

856    Hükümdar dedi: — iyinin vasfı faydalı olmaktır; onun halka çok faydaları dokunur.
857    O bütün halka hep iyilik eder, fakat yaptığını insanın başına kakmaz.
858    Kendi istifâdesini düşünmez, başkasına fayda temin eder ve buna mukabil, bir karşılık beklemez.

AY-TOLDI'NIN HÜKÜMDARA SUÂLİ

859    Ay-Toldı tekrar dedi : —Bu sözü anladım; bir şey daha sormak istiyorum.
860    Bana doğruluğu anlat, hangi şey doğrudur; insan onunla gününü nasıl aydınlatır.
861    Hangi yola doğruluk yolu derler; bu doğruluğun mâhiyeti nedir.

HÜKÜMDARIN AY-TOLDI'YA CEVABI

862    Hükümdar : — Bak, kimin düşündüğü ile söylediği bir olursa, işte doğru insan odur — dedi—
863    Onun içi dışı gibi, dışı da içi gibidir; doğru ve dürüst insan böyle olur.
864    insan gönlünü çıkarıp, avucuna koyarak, başkaları önünde, mahcup olmadan, dolaşabilmelidir.
865    Saaâdette yükselmek için, insana doğruluk lâzımdır; insanlık doğruluğun adıdır, inan.
866    insan nâdir değil, insanlık nâdirdir; insan az değil, doğruluk azdır.
867    Bak, şimdi benim sana söylediğim söze benzer bir sözü de şâir söylemiştir.
868    Gezip-dolaşan insan pek çoktur; fakat benim için aziz olan doğru, dürüst ve güvenilebilecek bir insandır.
869    insan nâdir değil, insanlık nâdirdir; akıl doğru ve dürüst insanları öğmüştür.

AY-TOLDI'NIN HÜKÜMDARA SUÂLİ

870    Ay-Toldı tekrar dedi : — Devletli hükümdar şimdi bana şu sözün sırrını çözsün.
871    Bu iyi insanlar kötü olabilirlerini ve kötü insan da bir gün iyilik yoluna girebilirini?

HÜKÜMDARIN AY-TOLDI'YA CEVABI

872    Hükümdar : — iyi insan iki türlü olur — dedi-; bunlardan biri doğrudan doğruya iyilik yolunu tutar.
873    Biri anadan doğma iyi olur; iyi bir insan doğru ve dürüst bir hayat sürer.
874    Biri de taklit yolu ile iyi olur; kötüye uyarsa, kötülük yapar.
875    Kötü insan da iki türlü olur; bunların ikisini de aynı derecede kötü sayma.
876    Bunlardan biri doğuştan kötüdür; bu insanın lekesi ölünceye kadar temizlenmez.
877    Diğeri ise, taklit yolu ile kötü olur; arkadaşı iyi olursa, o da iyi yola gider.
878    Doğuştan iyi olandan dâima iyilik gelir; dünya halkı ondan istifâde eder.
879    Doğuştan kötü olanın ıslâhına çâre yoktur; o dünya için belâ ve halk için felâkettir.
880    Buna benzer türkçe bir ata-sözü vardır; bunu dinle ve sırrına ererek, ona göre hareket et.
881    Eğer iyilik ananın ak sütü ile insanın ruhuna girerse, o ölünceye kadar doğru yoldan çıkmaz.
882    İnsanın tıynetine sinmiş olan ahlâk, ölüm bozmadıkça, katiyyen bozulmaz.
883    Ana karnında teşekkül eden tabiat ve terbiye ancak kara toprak altında insanı terkedip gider; ey zeki insan.
884    Eğer iyiye kötü biri arkadaş olursa, onun tabiatı de, arkadaşınınki gibi, kötü olur.
885    Kötü de iyi ile düşüp-kalkarsa, bütün iyiliklere ulaşmak için, bir meşale bulmuş olur.
886    İyi veya kötü insanların bu yollara girmelerinin sebeplerinden biri iyi veya kötü arkadaş edinmiş olmalarıdır.
887    Bey iyi olursa, halk da dâin.â ona itaat eder, iyi ve güzel tavır ve harekete sahip olur.
888    Beyler iyi insanları kendilerine yakın tutarlarsa, kötüler de işlerinde iyi hareket etmeğe mecbur olurlar.
889    Beylerin etrafını kötüler çevirirse, memlekete tamamen kötüler hâkim olur.
890    Kötü serbest kalırsa, iyi ortadan kaybolur; iyi hâkim vaziyette olursa, kötü ortadan kalkar.
891    Eğer beyler, bir talih eseri olarak, iyi olurlarsa, onların halkı da, şüphesiz, iyi olur.
892    Beyler kötü olmadıkça, o memlekette kötülerin yüzü sevinçle parlamaz.
893    Beylerin beyi ne iyi bir kanun vaz'etmiş; kötü için en iyi çâre sopa ve zindandır.
894    Eğer halkın başında bulunan kimse iyi olursa, onun bütün memurları da iyi olur.
895    Eğer bu beylerin kendileri iyi olurlarsa, onların halkı da zenginleşir ve dünya düzelir.

AY-TOLDI'NIN HÜKÜMDARA SUÂLİ

896    Ay-Toldı tekrar dedi : — Bunları anladım, hükümdar bu sözleri doğru buyurdu.
897    Bu iyiyi insan iyi olarak tanır ve faydalı olduğu için, yapılmasını ister.
898    Onu bütün insanlar sever, diler ve arzularlar; fakat isteyenler bu iyiyi nasıl elde ederler?

HÜKÜMDARIN AY-TOLDI'YA CEVABI

899    Hükümdar : — iyi mümtaz bir şeydir — dedi — mümtaz bir şeyi ise, dâima bü vasfı hâiz olanlar ister.
900    Hangi şey mümtaz, nâdir ve değerli ise, onu gerçekleştirmek de hiç kolay değildir.
901    Kötülük değersiz bir şey olduğu için, onu yapan da değersizdir; fena iş değersizdir ve dâima- kötü olacaktır.
902    Hangi şey değersiz ise, ona kimse bakmaz bile; ipekli ve ağır çin kumaşları, değerli olduğu için, baş-köşede yer alır.
903    îyi — yokuş tırmanmak gibidir, güçtür; kötü şey — iniş gibidir, kolayca elde edilir.
904    Bak, akıl buna benzer bir söz söylemiştir; akıllının sözü tutulursa faydası çoktur.
905    iyi — yokuşa çıkmak gibidir, her kes yükselemez; uğraşmakla değme insan bu işi yapamaz.
906    Değerli olan her şeyin yapılması güçtür; bilgisiz ve değersiz kimse bu işi yapamaz.

AY-TOLDI'NIN HÜKÜMDARA SUÂLl

907    Ay-Toldı :— Ey devletli hükümdar — dedi— iyi bu derece nâm ve şöhret kazanmıştır.
908    Onda insanların bulabileceği bir kusur varmı; akıllı bunu anlar ve ne olduğunu bilirmi?

HÜKÜMDARIN AY-TOLDI'YA CEVABI

909    Hükümdar dedi : — iyi dâima öğülür; kötüler onda şu kusurları bulurlar.
910    insan insana dâima yakın yaşar; kötü olmasa, iyi yapacak iş bulmaz.
911    Bu çatışmada zayıf kaldıklarından dolayı, kötüler her yerde iyinin gününü gölgelemek isterler.
912    Kim iyilik dilerse, iyilik eder; çatışmaya veya zayıflığa bakmaz.
913    Kim sâdece bugünlük rahatını düşünürse, o kötülük yapar; fakat yarın kaygı çeker.
914    iyilik dileyen insan ne der, dinle; dâima iyilik et; o senden ayrılmayan bir arkadaşın olsun.
915    iyiliğin sana bugün hiç bir zararı yoktur;'fakat bugün inan ki, yarın onun faydasını göreceksin.
916    Kötülük bugün faydalı görünse bile, yarın orada bunun zararını görürsün; bunu düşünüp, idrâk et.
917    iyilik sağ ve kötülük soldur; senin solunda cehennem vardır; cennet ise, sağdadır.
918    Bugün kötü ne kadar huzur içinde olursa-olsun, yarın peşiman olur, azap çeker.
919    iyi insan ne kadar mağdur olursa-olsun, yarın orada peşiman olmaz ve huzura erer.
920    Ey Ay-Toldı, sen bunu hakikat bil; dünyada iyi ad bırakıp da göçersem, peşiman olmam.
921    Doğru insan ne kadar güzel söz söylemiş; değerli söze temel atan doğru insanların dilidir.
992    Ey iyi, kötü seni istediği kadar hakîr görsün, ben seni isteyerek ararım.
923    Ey iyi, bana söyle, sana kim doyar; ben ise, tamamen açım, şimdi bana gel.
924    iyi insan ne kadar düşkün olursa-olsun, râziyim; yeter ki, ben bir iyinin arkadaşı olayım.
925    Beylik bana kötülük ile birlikte gelecekse, istemem; o beylik senin olsun.
926    insanın tabiati kötüdür, bunu gözümle görüyorum; huzuru kısa fakat peşimanlığı uzun sürer.
927    Şâir buna benzer bir söz söylemiştir; okursan, mânası anlaşılır; görüşünü keskinleştir.
928    Bak, hangi iyi iyiliğinden dolayı peşiman olmuştur; kötü ne kadar şöhret sahibi olursa-olsun, sonunda peşiman olur.
929    Kötülük edersen, kötülüğün karşılığı peşimanlıktır; elinden gelirse, kötülüğün ınâdma, iyilik yap.
930    Kötü insanı nasıl öğeyim; bu kötü işi nasıl arzu edeyim.
931    Küstahlık, kabalık, aksilik hep kötülerin harektidir; ey büyük!
932    Belâ, mihnet, zahmet, peşimanlık ve keder hep kötülüğün karşılığıdır, ey yiğit !
933    Bu iyi insanı nasıl sevmeyeyim; bu iyi işi nasıl öğmeyeyım.
934    Cömertlik, insanlık, fayda ve iyiliğin hep iyi insandan geldiği şüphesizdir.
935    İyi insan arkadaşların en iyisidir; iyi iş işlerin en iyisidir.
936    Arkadaşın iyi ise, ne istersen iste; yolunun açık olması için iyi arkadaş lâzımdır.
937    Huzur, arzu, nimet, emniyet, rahat ve bu neş'e, sevinç, hep iyiliğin karşılığıdır.
938    Hükümdar ilâve etti: — Ey Ay-Toldı, senin sorduğun suâle cevâbım işte bunlardır—dedi.

AY-TOLDI'NIN HÜKÜMDARA CEVABI

939    Ay-Toldı yer öptü, ayağa kalktı ve:— Ey aziz ikbâl, ey iyi kanun dedi.
940    Dünya kudretini elde ettin, ömrün uzun olsun; huzur ve iyilik içinde başın esen olsun.
941    Beyliğin ve ihtişamın zeval bulmasın; ömrün rahatlık ve sevinç içinde geçsin.
942    Kudret ve azametle bir çok illere hâkim ol; beyliğinin temeli, bu kuvvet sayesinde, sağlam olsun.
943    Arzun, kurumayan ırmak gibi, akıp-gelsin; saadetin, ihtiyarlamayan bir hizmetkâr gibi, daimî kapında dursun.
944    Bütün sevinçlerin hepsi sana gelsin; düşmanın endişe içinde, eriyip bitsin.
945    Sen her kesin hizmetine lâyıksın; lâyık olana hizmet edilirse, saadet kapısı açılır.
946    Hizmet etmiş ve hizmet ile arzu ve dileğine kavuşmuş olan insan ne der, dinle.
947    Hizmet etme, edersen, lâyık olana hizmet et; lâyık olan bey hizmetkârın hakkını bilir.
948    Hizmet etme, edersen, cömerd olana hizmet et; bil ki, cömerdin evi altın, kapısı gümüştür.
949    Hasise hizmet etme, ey hizmet eden insan; yoksa, hayatın boş geçmiş olur ve kendin de kötü olursun.
950    Hasîs kendi malını kendisinden esirger; nasıl olurda başkasının hakkını verir, söyle!
951    Ay-Toldı burada sözünü kesti, Halktı ve huzurdan çıktı; sevinç içinde evine yöneldi.
952    O günden itibaren, gündüzleri oturmadan ve geceleri uyumadan, ona hizmette kusur etmedi.
953    Doğruluk ve samimiyetle çalıştı; hükümdar da onu günden güne kendisine yaklaştırdı.
954    Böylece bir müddet geçti; Ay-Toldı hizmeti ile her keşi memnun etti.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

A- (MENSUR MUKADDİME)

BİSMİ'LLAHİ‘R-RAHMANİ'R-RAHİM   1 hamd u sipas ü minnet ve öküş ögdi tengri ‘azze ve  2 celleka kim ulugluk idisi tükel kudretlig padişah turur  3 yirli kökü yaratgan kamug tınlıglarka ruzi birgen neni  4 kim tiledi erse kıldı yime neni tilese kılur yef’alü 'llahü ma ye-  5 şa' ve yahkümü ma yürid takı sansız selam ü dürud halk-  6 larda yigi yalavaçlarda ödrüntüsi ulug savcısı muhammed-i  7 mustafa öze bolsun takı ma anıng işleri aziz agırlıg şa-  8 haberler öze rizvanu 'llahi aleyhim ecma'in bu kitab yav-  9 lak aziz turur çin hukemalarınıng emsalleri birle bezen-  10 miş maçin ulemalarınıng eş’arları birle araste kılınmış tu-  11 rur bu kitabnı okıglı bu beyitlerni ma’lum kılıglı kitab-  12 din yakşı azizrak turur çin ü maçin alimleri ve hakim-  13 leri kamug ittifak boldılar kim meşrik vilayetinde kamug  14 türkistan illerinde bugra han tilinçe

B- (MANZUM MUKADDİME)

1 ugan bir bayat ol kamugda oza öküş hamd u ögdi angar ok sera 2 ulugluk idisi ugan zü 'l-celal yaratgan törütgen me kadir kemal 3 ay yir kök idisi halayık bile ruzinı anutmış yigil sen küle 4 sakışsız birigli kamugka ruzi yitürür kamugnı ma yimez özi  5 açın kodmaz hergiz kamug tınlıgıg yitürür içürür tözü sanlıgıg  6 neteg kim tiledi me boldı kamug kimi kim tilese kılur ol ulug  7 dürud ol ödürmiş resülka selam yine işleringe selam hem ulam  8 muhammed yalavaç halayık başı kamug barçalarka ol ol köz kaşı  9 yime bu kitab ol idi ök aziz biligligke bolgay biligdin tengiz  10 bezenmiş agırlıg biligler bile kalı kim şükür kıl kanaat tile  11 kamug barçasınga bügüler sözi tizip yinçüleyü kamug tüp tüzi  12 bu meşrik meliki maçinlar begi biliglig ukuşlug ajunda yigi  13 kamug bu kitabnı alıp özlemiş hazine içinde urup kizlemiş  14 birindin birilige miraslar kalıp adınlarka birmez özinge alıp  15 asıglıg turur bu yok ol hiç yası öküş t

XIX. AY-TOLDI HÜKÜMDARA DİLlN FAZÎLETİNİ VE SÖZÜN FAYDALARINI SÖYLER

XIX. AY TOLDI İLİGKE TİL ERDEMİN SÖZ ASIGLARIN AYUR 955 ilig bir kün ay toldını ündedi  orun birdi oldur tiyü imledi 956 bu ay toldı oldurdı akru silig  közin yirke tikti bekütti tilig İLİG SU’ALİ AY TOLDIKA 957 İlig aydı ay toldı sözle sözüng nelük şük turur sen ne boldı özüng   AY TOLDI CEVABI İLİGKE 958 bu ay toldı aydı ay beglerbegi  kulı beg yüzin körse yitrür ögi 959 ilig yarlıkamaz negü sözleyin  ayıtmazda aşnu negü ötneyin 960 biliglig sözin sen eşit özneme  ayıtmazda aşnu sözüng sözleme 961 kişig kim okısa kereklep tilep  ol ok sözlegü aşnu sözni ulap 962 ayıtmazda aşnu sözüg sözlese  köni sözledi kim ay yılkı tise 963 takı tilve munduz kişi bu bilin  ayıtmadı beglerke açsa tilin 964 kızıl til kılur kısga yaşlıg sini  esenlik tilese katıg ba anı 965 negü tir eşitgil özin kısgan er esen tirlür incin özin basgan er 966 kara baş yagısı kızıl til turur neçe baş yidi bu takı ma yiyür 967 başıngnı tilese tilingni küdez tiling tegme künde başıngnı yanur İLİG CEVABI AY TOL