Ana içeriğe atla

LXXII. ÖĞDÜLMİŞ HÜKÜMDARA MEMLEKETİ TANZİM ETME USÛLÜNÜ SÖYLER

5467    Öğdülmış cevap verdi ve : — Hükümdar önceden her türlü tedbiri alsın — dedi —
5468    Onun ağzından fena ve yakışıksız söz çıkmasın; ey bilgisi nehirler gibi bol olan, Tanrı bunu hoş karşılamaz.
5469    Bu beylik mesnedine sen isteyerek gelmedin; onu Tanrı kendi fazlı ile sana ihsan etti.
5470    Lütuf ederek, sana bu beyliği verdi; ey bilgisi geniş olan insan, buna şükür et.
5471    Hâlis gönül ve temiz kalple Tanrıya ibâdet kıl, halka merhamet ve şefkat göster.
5472    Heva ve hevesini yenerek, akıl ile ona hâkim ol, bilgi ile nefsin başını ez.
5473    Bilgi veren ve bilgi ile nefis ve hevaya hâkim olan insan ne der, dinle.
5474    Vücûdun doğru olmasını istersen, heva ve hevesin boynunu ez; heva ölürse, vücûdun eğriliği düzelir.
5475    Gayret et, nevanın esiri olma; heva ve nefis, bunların ikisi de din hırsızıdır.
5476    Ey hükümdar, sen nasıl böyle âciz duruma düştün; her türlü iyiliği yapabilirsin, kuvvet ve kudretin var.
5477    Niçin bu kadar çok kederleniyorsun, neden bu hayatı kendine zehir ediyorsun.
5478    Hazinen çok, adamların ve askerin var; her türlü işe yol gösteren bilgi ve akla sahipsin.
5479    Hazineni aç ve servet dağıt, adamlarını sevindir; onlar senin her arzunu yerine getirirler.
5480    Düşmana karşı koyan cesur insan ne der, dinle; altın ve gümüş veren düşmanını mağlûp eder.
5481    Eğer sen her vakit üstün gelmek istersen, adamlarını memnun et ve onlara değer verip, öğerek, şevke getir.
5482    Adamlarını önce memnun et, sonra onlardan iş bekle; bütün arzuların yerine gelir; düşman önünde boyun eğer.
5483    Adamların çok ve kalabalık olsun, onları sevindir; onlar da bir gün senin için sevgili canlarını verirler.
5484    Asker ve ordu ile bu düşman kâfirini ez; gönül temizliği ile Tanrıdan kuvvet ve tevfik dile.
5485    Asker, ordu ve silâhını kâfirlere çevir; kâfirler ile dövüşürken ölmek, ölüm değildir.
5486    Onların evini-barkını yak, burkanını kır; yerine cami yap, etrafına islâm cemâati toplansın.
5487    Oğlunu ve kızını esir ederek, kul ve câriye er; oradan aldığın servetle hazine kur.
5488    İslâmiyeti aç, şeriati yay; böylece seçkin bir şahsiyet olur ve iyi bir nâm kazanırsın.
5489    Müslümanlara karışma ve onlara tecâvüz etme; ey hükümdar, onların karşısında Tanrı vardır.
5490    Müslüman müslüman ile kardeştir; kardeşe karşı düşmanca davranma, onlar ile her vakit iyi geçin.
5491    Halka huzur ve rahat sağlayacak bir nizam kur; sana hayır-duâ etsinler.
5492    Tanrı sana bunun ecrini verir; her iki dünya senin olur, ey kahraman.

HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI

5493    Hükümdar:—Bu sözleri güzel söylüyorsun—dedi—ben de aynı şeyleri yapmak istiyorum.
5494    Ey yiğit, bununla meşgul olacak insan nerede, bu işleri başarmak için sen bana yardım et.
5495    İlk önce memleket düzene girmeli ve fesad ortadan kalkmalıdır; iç ve dış işlerin ıyı yürümesine dikkat etmelidir.
5496    Dostlarını ihsanlarda bulunarak, sevindir; düşmanlarını acımadan sürgün et.
5497    Bunun için ilk önce memleket düzene girmeli ve bütün meyhaneler ortadan kaldırılmalıdır.
5498    Memlekette bu kötü yerler tasfiye edilmeli; halka kanunla, her bakımdan, düzen verilmelidir.
5499    Huzur ve memleketin nizâmı nerede, bunun için kendim uğraşamıyorum; iş iş üzerine yığıldı, gözümü yumacak vaktim yok.

ÖĞDÜLMİŞ'İN HÜKÜMDARA CEVABI

5500    Öğdülmış cevap verdi ve: —Ey hükümdar, işi sürüncemede bırakma, her işle meşgul ol — dedi —
5501    Yapacağın işi niçin geri bırakıyorsun; işini geri bırakma, yap; ömür geçip gidiyor.
5502    Bugünkü işi yapmazsan, yarının işi de buna eklenir; iş iş üzerine gelir ve yığılır, kalır.
5503    Bugünkü işini yarına bırakma; yarın işin olursa, bu yapılamadan kalır.
5504    Halkın ve kendinin yarın huzura kavuşabilmeniz için, bu memleket işlerinin günü-gününe görülmesi lâzımdır.
5505    Zâlim olma, zulmü kötülere karşı tatbik et; bütün memleketi kötülerden temizle.
5506    Doğru ol, doğru yola git ve her vakit doğruluk ile hareket et; böylece kötü ve eğri yola gelir ve tavrını değiştirir.
5507    Bu ters tabiatlı, zararlı ve kötü adamların eli-kolu bağlanmadıkça, işler selâmetle yürümez.
5508    Kötüyü kendine yaklaştırma, zararı dokunur; dâima uyanık ol ve doğru insanlar ile yaşa.
5509    Doğru ve dürüst gönüllü, düşüncesi, sözü, işi ve bütün hareketi iyi olan insan ne der, dinle.
5510    Kötüye katılma ve doğruluktan ayrılma; kötüler arasında doğru insanın güneşi kararır.
5511    Kötülük yapanlar hüsrana mahkûm olurlar; kıyamet gününde Tanrının karşısına doğru insan olarak çık.
5512    Ey hükümdar, çaresiz, sana adamlar lâzımdır; beyler fesadı bunlar ile ortadan kaldırırlar.
5513    Bir çok adamlar toplamalı ve onlara ihsanlarda bulunmalı; fakiri zenginleştirmeli ve açı doyurmalıdır.
5514    Hizmette bulunan kimse bir şeyler ümit eder; hizmetkâr ümidini keserse, durmaz, gider.
5515    Ey hükümdar, hizmetkâr bir kaç türlüdür; bunları seç ve ayn-ayrı muameleye tâbi tutarak, hizmet gördür, yollarını şaşırmasınlar. ..'
5516    Onlardan biri şeref için çalışır; onu, şeref vermek suretiyle, tatmin et.
5517    Biri mal ve mülk ister; ona mal ver, canını sana feda etsin.
5518    Bâzısı hem mal, hem şeref ister; bir de unvan, hıl'at ve nüfuz peşindedir.
5519    Eğer cesur ve kahraman kimse ise, ona gümüş ver; kılıç kullansın, sana şehir ve memleketler fethetsin.
5520    Bilgili, akıllı ve temiz kalpli insan ise, ona hürmet göster, ihsanlarda bulun ve himaye et.
5521    Kötü ve zâlim olan kimseyi yükseltme, ona memlekette nüfuz verme; seni. çok üzer.
5522    Zâlim ve kötü kimseyi yükseltme ve onu zengin etme; o sana, şüphesiz, ilâç ve devayı zehir hâline getirir.
5523    Böke yavgusu ne der, dinle; en zayıf insan bile, zenginleşirse, ferman dinlemez olur.
5524    Ey kudretli hükümdar, kötüleri servet sahibi etme; kötüler, zenginlenince, hâl ve tavırlarını değiştirirler.
5525    Eli darlıkta kalıp, muhtâc duruma düşünce, iyilerin bile tavır ve hareketi bozulur.
5526    iyi tabiatlı insanın da, muhtâc duruma düşünce, iyiiiği nisbetinde hareketi kötüleşebilir.
5527    Kötüye değer vermezsen, o gittikçe tavır ve hareketini düzeltir; iyiye itibar gösterırsen, onun hâl ve tavrı daha da iyi olur.
5528    Sana gönülden bağlı-olan kimseyi kendine yakın tut; hayâsız kimseleri de kendinden uzaklaştır, onlardan kendini koru.
5529    Kim faydalıdır, kim faydasızdır, ey âlim hakîm, sen bunları iyice seç.
5530    Seni seven ve sevmeyenleri de iyice ayırt et; sevene karşı sevimli ve düşmana karşı da yalın ateş gibi ol.
5531    Senin memnun olmanı istemeyen kimseyi kendinden uzak tut; onu başkalarına da sevdirme ve ona hiç bir vazife verme.
5532    Hıyanet ile emniyeti bir araya getirme; yarayan ile yaramayanı bir arada tutma.
5533    Bir işi iki kişiye birden tevdi etme; onlar birbirlerine yüklerler ve iş yapılmadan kalır.
5534    işi iş bilen kimselere ver; iş yapamayan insan onu beceremezse, üzülür ve müteessir olur.
5535    Hizmettir diye, olur-olmaz insanlara iş verme; işi sana faydalı olacak şekilde becerikli kimselere ver.
5536    Memleketin faydasını kendi menfaatin ile telif et; başkasının menfaatini düşünüp, ona bağlanma.
5537    Başkasının gönülüne bakma, her kes kendi istifâdesini kollar; memleket menfaatini ara ve kendini zorla fena duruma düşürme.
5538    Sana kim faydalı ise, sen de ona faydalı ol; faydasız kimseyi kendinden uzak bulundur.
5539    Faydalı insana her vakit itibar göster; ey hükümdar, lüzumlu işleri ona gördür.
5540    Ey hükümdar, senin yapacağın işler bunlardır; bunları yaparsan, memleket düzene girer.
5541    Adın iyi olur, kendin kurtulursun; dünyada senden sonra da adını ve sözlerini dâima yâd ederler.
5542    Halk zenginleşir, memleket ve saltanat işleri tanzim edilir; ne kadar istersen, o kadar hazine toplayabilirsin.
5543    İçten bağlı olan insan ne der, dinle; onun dili ile gönülü birdir.
5544    Hangi memleketin beyi iyi ve doğru olursa, - o memleketin halkı zenginleşir ve başına gün doğar.
5545    Halkın zenginliği beyin zenginliğidir; ister onu, ister bunu temin et.
5546    Şehir ve kasaba içinde hırsızı ortadan kaldır, yolcu ve kervan emniyet içinde sefer etsin.
5547    Memleket içinde halka zulüm edenleri yok et, dış eyâletlerde de bir tane yol kesen şaki bırakma.
5548    Kötüyü, ceza vererek, doğru yola getir; kötüye kötü muamele lâyıktır, sen de öyle yap.
5549    İyinin serbest dolaşabilmesi için, kötünün ya zincirde veya zindanda olması lâzımdır, ey metin yürek.
5550    Bir de memleketin ahâlisi bir kaç türlüdür; her kesin rahatça çalışabilmesi için, bunlara ayrı-ayrı muamelelerde bulunmalıdır.
5551    Onlardan biri âlimlerdir; bunlar insanı devlet ve saadete kavuştururlar.
5552    Onlara izzet ve ikramda bulun, ne derlerse, yap; şeriat yolunu tut, hükümlerine itiraz etme ve önlerinde hürmetle eğil.
5553    Ey hakîm hükümdar, onların hukukunu muhafaza ve yiyecek, içeceklerini temin et, muhtaç duruma düşmesinler.
5554    Gönül huzuru ile öğretsinler, bilgisizler de onlardan bilgil öğrensinler.
5555    Bunlardan sonra muhtesipler gelir; ey kudretli, bunlar kuvvetli olmalıdırlar.
5556    Fâsık, serseri ve başı-boş dolaşanları inzibat altında bulundursunlar; mescidleri cemâat ile dolu tutsunlar.
5557    Bundan sonraki zümre senin hizmetinde bulunanlardır; mâni olamazsan, sana karşı gelebilecek olanlar bunlardır.
5558    Bunlar yük altına girmezler; hizmetleri nisbetinde bunların yükünü sen kendin yüklenmelisin.
5559    Bunlardan sonra avam kısmı gelir; bunlara kanunu tatbik et ve iyi bak.
5560    Bunlar da üç .zümredir, bunları birbirlerinden ayrı tut; onları zorlama; zorlarsan, bu memleket için felâket olur.
5561    Bunlardan biri zenginlerdir, ey kudretli insan, halk arasında kuvvetli olanlar bunlardır.
5562    Bunlardan sonra orta hâili insanlar gelir; orta halliler zenginlerin yaptıklarını yapamazlar.
5563    Bunlardan sonra fakirler gelir; her şeyden önce bunlar korunmalıdır.
5564    Zenginlerin yükü orta hallilere yüklenmemelidir; yoksa, bu orta halliler bozulur ve büs-bütün sarsılır.
5565    Orta hâili kimselerin yükünü fakirlere yüklememeli; yoksa, fakir açlıktan kırılır ve mahvolur.
5566    Fakiri korursan, o orta hâili olur; orta hâili bir az kendisini toplarsa, zengin olur.
5567    Fakirler orta hâili olursa, orta halliler zenginleşir; orta halliler zenginleşirse, memleket zengin olur.
5568    Memleket düzene girer ve halk huzura kavuşur; o zaman sen de çok hayır-duâ alırsın.
5569    Uç-Ordu hanı ne der, dinle; ey fânî insan, iyi ad dile.
5570    Kim iyi ad bırakarak, ölürse, onun adı hayır-duâ ile yaşamakta devam eder.
5571    Kim ölür ve hayır-duâ ile anılırsa, o yeniden doğarak, tekrar hayat bulmuş olur.
5572    İyi ad ile şöhret kazandıktan sonra, ister yerin üstünde, ister altında ol.
5573    İyi ad lâzımdır, vücud bir gün ölecektir; vücûd ölür, adı kalan insan ebedi olur.
5574    Tebeanın senin üzerinde üç hakkı vardır; bu hakları öde ve onları zorluğa düşürme.
5575    Banlardan biri memleketinde gümüş temiz kalsın, onun ayarını koru, ey bilgili insan.
5576    ikincisi halkı âdil kanunlar ile idare et; birinin diğerine tahakküme kalkışmasına meydan verme, onları koru.
5577    Üçüncüsü bütün yolları emin tut; yol kesici ve haydutların hepsini ortadan kaldır.
5578    Böylece' tebea hakkını ödedikten sonra, sen de onlardan kendi hakkını isteyebilirsin, ey cömert hükümdar.
5579    Tebea üzerinde senin üç hakkın vardır; bunu onlardan istemelisin, iyice dinle.
5580    Biri halk senin emirlerine hürmet etmeli ve bu emir ne olursa-olsun, onu derhâl yerine getirmelidir.
5581    ikincisi hazine hakkını gözetmeli ve bunu vaktinde ödemelidirler, ey di açık insan.
5582    Üçüncüsü senin dostuna dost ve düşmanına düşman olmalıdır.
5583    Böylece sen onlara karşı vazifeni yapmış olursun, onlar da senin hakkını ödemiş olurlar.
5584    Ey ulu, bu yolun yolculuğunda bey böyle olmalı, tebea da böyle olmalıdır.
5585    Böylelikle halk beyinin iyiliğini görür; bey de huzura kavuşur ve dünyaya şöhretini yayar.
5586    Ey hükümdar, sana her iki dünyayı te'min edecek kısmet ve saadet, şüphesiz budur.
5587    Bundan sonra âlimler harekete geçip, ihlas ile halka bilgi versinler.
5588    Muhtesibin de elinde salâhiyet olmalıdır; o da cemâati dolaşarak, kötülüklere mâni olsun.
5589    Satıcı emânetlerini gözetsin; san'at ustaları başkalarını yetiştirmekte devam etsinler.
5590    Çiftçiler çiftlikte gayret etsinler, hayvan besleyenler de onları çoğaltsınlar.
5591    Şimdi senin hizmetinde bulunan kimseler kaldı; düşmana ve kurda karşı koyan bunlardır.
5592    Onları memnun et, ihsanlarda bulun; dikkat et, onlara başka iş verme; verilmiş ise, onu bu işten al.
5593    Faydalı oldukları nisbette onlara izzet, ikram ve ihsanda bulun; gelirlerini artır ve rütbelerini yükselt.
5594    Düşmana ve kurtlara karşı silâhlarını hâzır bulundursunlar; dosta yâr olup, düşmana ölüm olsunlar.
5595    Böylece bütün yakın olanların seçilir ve belli olur; bütün işlerin de durulur ve yoluna girer.
5596    Sen her iki dünyada iyilik bulursun ve Tanrım da senden razı olur.
5597    Bak, doğruluk budur, doğru ol, doğru; doğruluk seni dileğine kavuşturur.
5598    Sen doğrulukla Tanrının sevgisini kazanırsın; halka kızıp, onlara karşı doğruluktan ayrılma.
5599    Gönülü parlak olan insan ne der, dinle; bak, bunun mânasını bu söz te'yit eder.
5600    Doğruluk yüzünden gök ayakta durur; yer sabit olduğu İçin, üzerinde ot ve ekin biter.
5601    Sağa sola meyletme, doğru dur, gönlünü dürüst tut; doğru olan her iki dünyada doğruluk bulur.
5602    Ey hükümdar, işte ben bildiklerimi, gizli-âşikãr, sana arzettim.
5603    Her iki dünya için faydalı olan sözler işte benim sana söylediklerimdir.
5604    Bu dünya huzuru sana dünyayı ve iyi ad -bırakmak için çalışman da sana ukbâyı te'min edecektir; ona göre hareket et.
5605    Bütün bu dünya malı kalacak ve kendin bir gün öleceksin; iyi ad kazanmağa çalış.
5606    Bilgili insan buna kıyas ederek, çok güzel bir söz söylemiştir.
5607    Kendim öleyim, adım iyi olsun; her diri nihayet ölecektir, dünyada adım kalsın.
5608    Mümkün mertebe iyilik yap, iyi ad dile ve bu ebedî ad ile yaşamakta devam et.
5609    Hükümdar bu sözleri duyunca, çok memnun oldu; sevinçle gönül gözü parladı ve hayattan tekrar tad almağa başladı.

HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI

5610    Hükümdar Öğdülmiş'i candan alkışladı, öğdü ve : — Sen kendi bildiğini söyledin — dedi —
5611    Bugünden itibaren Tanrı bana tevfik versin; senin söylediğin sözleri dikkatle yerine getireyim.
5612    Rabbim bana senin gibi bir yardımcı verdi; isterse, onun diğer dileklerimi de vereceğini umarım.
5613    Sen benim bütün arzularımı yerine getirdin; ey iyi talih, Tanrı senin de bütün arzu ve dileklerini yerine getirsin.
5614    Bugünden sonra da sen sadâkatle bana yardımda devam et, ey gönülü bana yakın olan insan.
5615    Ben sana inanıyor ve gerçekten itimat ediyorum; ne düşündüğünü bana açıkça söyle, ey güzel yüzlüm.
5616    Sen benim parlak güneşimsin; ben şimdi kusurlarımı senin sayende görüyorum.
5617    Gönül sahibi, düşüncesi ve sözü bir olan dost insan çok iyi söylemiştir.
5618    Gönülün tamamen inandığı kimseyi kendine ayna edin; kendini görebilmek için onu dâima karşında bulundur.
5619    İçten bağlı olan kimse insana ayna olur; insan ona bakarak, tabiat ve tavrını düzeltebilir.
5620    Bir kimse birine içten bağlı olur ve gerçekten yakınlık gösterirse, ona itimat edilmelidir.
5621    Sözü itimat edilen kimseye sormalı ve böyle bir kimsenin de sözünü tutmalıdır.
5622    Öğdülmiş hükümdarın sözlerini işitti, yüzü güldü ve sevinerek "baş üstüne!" dedi.
5623    Hükümdar müsterih olarak, sözünü bitirdi; Öğdülmiş kalkıp, huzurdan çıktı.
5624    Hükümdar bundan sonra rahatını bırakıp, çok zahmet yüklenerek, ilini tanzim etti ve düzeltti.
5625    Kötüleri kendisinden uzaklaştırdı, bütün iyileri de etrafına topladı ve onlara çalışma imkânları verdi.
5626    Memleketi duruldu ve halkı da düzene girdi; halkın şikâyeti kesildi ve uzun bir müddet için huzura kavuştu.
5627    Memleketin refahı sayesinde hayatın zevki arttı; hak sevinçle ve gülerek, günlerini huzur içinde geçirdi.
5628    Hükümdar Öğdülmiş'i de takdir etti ve ona itimat ederek, bütün işleri eline bıtraktı.
5629    Öğdülmiş bir müddet böyle devam etti; fakat endişe, kaygı içinde kıvranıyor ve kendisini günahkâr addediyordu.
5630    Kendine dikkat etti, hâl ve tavrına baktı; hayatını ve gençliğini sosuna geçirmiş olduğunu gördü.
5631    Gönülü, kalp gözü parlayarak açıldı; gönlünün tamamiyle temizlenmesini arzu etti.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

A- (MENSUR MUKADDİME)

BİSMİ'LLAHİ‘R-RAHMANİ'R-RAHİM   1 hamd u sipas ü minnet ve öküş ögdi tengri ‘azze ve  2 celleka kim ulugluk idisi tükel kudretlig padişah turur  3 yirli kökü yaratgan kamug tınlıglarka ruzi birgen neni  4 kim tiledi erse kıldı yime neni tilese kılur yef’alü 'llahü ma ye-  5 şa' ve yahkümü ma yürid takı sansız selam ü dürud halk-  6 larda yigi yalavaçlarda ödrüntüsi ulug savcısı muhammed-i  7 mustafa öze bolsun takı ma anıng işleri aziz agırlıg şa-  8 haberler öze rizvanu 'llahi aleyhim ecma'in bu kitab yav-  9 lak aziz turur çin hukemalarınıng emsalleri birle bezen-  10 miş maçin ulemalarınıng eş’arları birle araste kılınmış tu-  11 rur bu kitabnı okıglı bu beyitlerni ma’lum kılıglı kitab-  12 din yakşı azizrak turur çin ü maçin alimleri ve hakim-  13 leri kamug ittifak boldılar kim meşrik vilayetinde kamug  14 türkistan illerinde bugra han tilinçe

B- (MANZUM MUKADDİME)

1 ugan bir bayat ol kamugda oza öküş hamd u ögdi angar ok sera 2 ulugluk idisi ugan zü 'l-celal yaratgan törütgen me kadir kemal 3 ay yir kök idisi halayık bile ruzinı anutmış yigil sen küle 4 sakışsız birigli kamugka ruzi yitürür kamugnı ma yimez özi  5 açın kodmaz hergiz kamug tınlıgıg yitürür içürür tözü sanlıgıg  6 neteg kim tiledi me boldı kamug kimi kim tilese kılur ol ulug  7 dürud ol ödürmiş resülka selam yine işleringe selam hem ulam  8 muhammed yalavaç halayık başı kamug barçalarka ol ol köz kaşı  9 yime bu kitab ol idi ök aziz biligligke bolgay biligdin tengiz  10 bezenmiş agırlıg biligler bile kalı kim şükür kıl kanaat tile  11 kamug barçasınga bügüler sözi tizip yinçüleyü kamug tüp tüzi  12 bu meşrik meliki maçinlar begi biliglig ukuşlug ajunda yigi  13 kamug bu kitabnı alıp özlemiş hazine içinde urup kizlemiş  14 birindin birilige miraslar kalıp adınlarka birmez özinge alıp  15 asıglıg turur bu yok ol hiç yası öküş t

XIX. AY-TOLDI HÜKÜMDARA DİLlN FAZÎLETİNİ VE SÖZÜN FAYDALARINI SÖYLER

XIX. AY TOLDI İLİGKE TİL ERDEMİN SÖZ ASIGLARIN AYUR 955 ilig bir kün ay toldını ündedi  orun birdi oldur tiyü imledi 956 bu ay toldı oldurdı akru silig  közin yirke tikti bekütti tilig İLİG SU’ALİ AY TOLDIKA 957 İlig aydı ay toldı sözle sözüng nelük şük turur sen ne boldı özüng   AY TOLDI CEVABI İLİGKE 958 bu ay toldı aydı ay beglerbegi  kulı beg yüzin körse yitrür ögi 959 ilig yarlıkamaz negü sözleyin  ayıtmazda aşnu negü ötneyin 960 biliglig sözin sen eşit özneme  ayıtmazda aşnu sözüng sözleme 961 kişig kim okısa kereklep tilep  ol ok sözlegü aşnu sözni ulap 962 ayıtmazda aşnu sözüg sözlese  köni sözledi kim ay yılkı tise 963 takı tilve munduz kişi bu bilin  ayıtmadı beglerke açsa tilin 964 kızıl til kılur kısga yaşlıg sini  esenlik tilese katıg ba anı 965 negü tir eşitgil özin kısgan er esen tirlür incin özin basgan er 966 kara baş yagısı kızıl til turur neçe baş yidi bu takı ma yiyür 967 başıngnı tilese tilingni küdez tiling tegme künde başıngnı yanur İLİG CEVABI AY TOL