No | Kutadgu Bilig | Türkiye Türkçesi |
---|---|---|
192 | tilekim söz erdi ay bilge bügü kidin keldeçike özüm sözlegü | Ey âlim hakîm, dileğim benden sonra geleceklere kalacak bir söz söylemek idi. |
193 | ukuş keldi utru ayur bütrü kör sözüng bolsa yangluk sanga bolga kor | Anlayış karşı geldi ve: —İyice dikkat et; sözün yanlış olursa, sana zararı dokunur — dedi — |
194 | budun tili yavlak sini sözlegey kişi kılkı kirtüç etingni yigey | Halkın dili kötüdür, seni çekiştirir; insanın tabiati kıskançtır, etini yer. |
195 | baka kördüm erse yinik boldı yük özüm aydı sözle sözüng barı tök | Dikkatle bakınca, yüküm hafifledi; kendi-kendime: — Söyle, içindekileri dök — dedim. |
196 | negülük tise sen ayayın sanga eşitgil sözümni ay ersig tonga | Sebebini sorarsan, sana söyleyeyim; ey mert yiğit, sözümü dinle. |
197 | bu yalnguk atı boldı yangluk üçün bu yangluk uruldı bu yalnguk üçün | Bu yalnguk (insan) adı insana yanıldığı ( yangluk ) için verildi; yanılmak ( yangluk ) insan (yalnguk) için yaratıldı. |
198 | yangılmaz kişi kim ayu bir manga yangılmış tümen ming ayayın sanga | Sen bana yanılmayan bir kimse söyleyebilirmısin; ben sana yandan binlerce insan göstereyim. |
199 | biliglig idi az biligsiz öküş ukuşsuz öküş bil ukuşlug küsüş | Bilgi sahibi insanlar pek azdır; bilgisiz ise, çoktur; bil ki, anlayışsız insanlar çok; anlayışlılar ise, nâdirdir. |
200 | biligsiz biligligke boldı yagı biligsiz biligligke kıldı çogı | Bilgisiz bilgiliye dâima düşman olmuştur; bilgisiz bilgili ile her zaman mücâdele halindedir. |
201 | kişide kişi adrukı bar telim bu adruk biligdin ayur bu tilim | İnsandan insana çok fark vardır; bu fark bilgiden ileri gelir, sözüm buna dâirdir. |
202 | biligligke sözledim uş bu sözüm biligsiz tilini bilümez özüm | Bu sözümü bilgili için söyledim, bilgisizin dilini ben de bilemiyorum. |
203 | biligsiz bile hiç sözüm yok mening ay bilge özüm uş tapugçı sening | Benim bilgisiz ile hiç bir sözüm yoktur; ey bilgili, işte ben senin kulunum. |
204 | sözüm sözlemişke sanga eymenü özüm 'uzri koldı sanga uş munu | Sözümü sana söylemiş olduğum için, çekinerek, işte böyle senden özür diledim. |
205 | sözüg sözledeçi azar hem yazar ukuşlug eşitse ortgarur tüzer | Sözü söyleyen yanılabilir ve şaşırır; anlayışlı isterse, bunu düzeltir ve tashih eder. |
206 | burunduklug ol söz tive burnı teg barur kanca yetse titir boynı teg | Söz, deve burnu gibi, yularlıdır; o, dişi deve boynu gibi, nereye çekilirse, oraya gider. |
207 | bilip sözledeçi kişi bar öküş anı bildeçi er manga ked küsüş | Sözü bilerek söyleyen çok kimse var; benim için sözü anlayan adanı azizdir. |
208 | kamug edgülükler bilig asgı ol bilig birle buldı mesel kökke yol | Bütün iyilikler bilginin faydasıdır; bilgi ile göğe dahi yol bulunur. |
209 | bilig birle sözle kamug sözni sen biligin bedük bil kamug özni sen | Sen her sözünü bilgi ile söyle; her kesin bilgi ile büyük olduğunu bil. |
210 | yaşıl köktin indi yagız yirke söz sözi birle yalnguk agır kıldı öz | Söz kara yere mâvî gökten indi; insan kendisine sözü ile değer verdirdi. |
211 | kişi köngli tüpsüz terigiz teg turur bilig yinçü sanı tüpinde yatur | İnsan gönülü dibi olmayan bir deniz gibidir; bilgi onun dibinde yatan inciye benzer. |
212 | tengizdin çıkarmasa yinçü kişi kerek yinçü bolsun kerek say taşı | İnsan inciyi denizden çıkarmadıkça, o, ister inci olsun - ister' çakıl taşı, farketmez. |
213 | yagız yir katındaki altun taş ol kalı çıksa begler başında tuş ol | Kara toprak altındaki altın taştan farksızdır; oradan çıkınca, beylerin başında tuğ tokası olur. |
214 | biliglig çıkarmasa bilgin tilin yarutmaz anıng bilgi yatsa yılın | Bilgili bilgisini dili ile meydana çıkarmazsa,- yıllarca yatsa bile, onun bilgisi muhitini aydınlatmaz. |
215 | ukuşlı biligli idi edgü neng kalı bulsa işlet uçup kökke teng | Anlayış ve bilgi çok iyi şeydir; eğer bulursan, onları kullan ve uçup göğe çık. |
216 | negü tir eşitgil bu il kend begi ukuşka biligke yetürmiş ögi | Anlayış ve bilginin ne olduğunu bilen, bu memleket beyi ne der, dinle. |
217 | ajun tutguka er ukuşlug kerek budun basguka ög kerek hem yürek | Dünyayı elde tutmak için, insan anlayışlı olmalıdır; halka hâkim olmak için ise, hem akıl, hem cesaret gerektir. |
218 | ukuş birle tutti ajun tutguçı bilig birle bastı budun basguçı | Dünyayı elinde tutan, onu anlayış ile tuttu; halka hükmeden, bu işi bilgi ile yaptı. |
219 | ajunka apa inmişinde berü ukuşlug uru keldi edgü törü | Adem'in dünyaya indiğinden beri iyi nizam dâima anlayışlı insanlar tarafından vaz'edilegelmiştir. |
220 | kayu ödte erse bu künde burun biligligke tegdi bedükrek orun | Hangi çağda olursa-olsun, bugüne kadar daha yüksek yer dâima bilgiliye kısmet olmuştur. |
221 | ukuş birle aslur kişi artakı bilig birle süzlür budun bulgakı | İnsanların kötüsü anlayış yolu ile asılır; halk arasında çıkan fitne bilgi ile bastırılır. |
222 | bu ikin itümese kodgıl bilig kılıçka tegürgil sen ötrü elig | İşleri bu ikisi ile de halledemezsen, bilgiyi bırak, elini kılıca daya. |
223 | bügü bilge begler budunka başı kılıç birle itmiş biligsiz işi | Halkı idare eden, hakîm ve âlim beyler bilgisizin işini kılıç ile halletmişlerdir. |
224 | ajun tutguka er ukuş bilse ked budun basguka er bilig bilse ked | Dünyayı elde tutmak için, insanin anlayışlı olması ve halkı itaat altına almak için de, bilgili bulunması elzemdir. |
225 | bu iki birikse bolur er tükel tükel er ajunug temam yir tükel | Bu ikisi bir kimsede toplanırsa, o tam insan olur; tam insan dünyanın bütün nimetlerine nail olur. |
226 | apang iki ajun kolur erse sen otı edgülük ol kılur erse sen | Sen her iki dünyayı arzu ediyorsan, bunun çâresi — iyilik yapmaktır. |
227 | kalı edgü bolmak tilese özüng yon edgülük kıl kesildi sözüng | Eğer kendin iyilik bulmak istiyorsan, yürü, iyilik et; başka söze ne hacet. |
228 | kişi mengü bolmaz bu mengü atı anın mengü kaldı bu edgü atı | İnsan ebedî değildir, ebedî olan — onun adıdır; iyi kimselerin adı bunun için ebedî kalmıştır. |
229 | özüng mengü ermez atıng mengü ol atıng mengü bolsa özüng mengü ol | Kendin ebedî değilsin, adın ebedîdir; adın ebedî olursa, kendin de ebedî olursun. |
Yûsuf Has Hâcib tarafından XI. yüzyılda yazılmış, Türk dilinin, edebiyatının ve kültür tarihinin en önemli kaynaklarından.
VIII. KİTAP SAHİBİ KENDİ ÖZRÜNÜ SÖYLER [KİTAP İDİSİ ÖZ UZRİN AYUR]
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Popüler Başlıklar
-
BİSMİ'LLAHİ‘R-RAHMANİ'R-RAHİM Kutadgu Bilig Türkiye Türkçesi ...
-
Mısra (Kutadgu Bilig) Tercüme (Türkiye Türkçesi) ...
-
No Kutadgu Bilig Türkiye Türkçesi 955 ilig bir kün ay toldını ündedi orun birdi oldur tiyü imledi Hükümdar bir gün Ay...
C - BÂBLARIN FİHRİSTİ [FİHRİSTU’L-EBVAB]
Kutadgu Bilig Tercüme (Türkiye Türkçesi) 1. bab: tengri ‘azze ve cellening ögdisin ayur 01. bâb: Tanrı azze ve cellenin medhin...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder