3971 Öğdülmiş cevap verdi, söze başladı ve: —Ey kardeşim —dedi— sözümü dinle ve bil ki,
3972 Hükümdarın senin hakkındaki düşüncesi iyidir; bu iyilik ile yetinmeyip, daha iyiye doğru yol arıyor.
3973 Bilirsin ki, burada bu tâat ve ibâdet ile meşgul olman, sana bir çok iyiliklerin kapısını açacaktır.
3974 Diğer taraftan şehir ve kasabalarda da, benim söylediklerim gibi, bir çok iyilikler vardır, ey yiğitim.
3975 Bu dünyanın saadetini bulup, yaşamasını bilmek ve nâm kazanmak hiç de fena bir şey değildir.
3976 Ey zâhid, sen âhıreti istiyorsan, onu da bulursun; orada da nîmet ve sevaba nail olabilirsin.
3977 Bu dünya malını kötülemek doğru değildir; bunu sarfetmek ve dağıtmak suretiyle halkı sevindirmek mümkündür.
3978 Cömerdler-başı da çok güzel söylemiş; ey iyi insan, sen bunu dinle.
3979 Her türlü iyiliğe yol gösteren şey varlıktır; her türlü hastalığı tedavi eden şey varlıktır.
3980 Varlığı varsa, insan akıl ve bilgiyi bulur ve her türlü iyilik yapmağa muktedir olur.
3981 insan arzu ederse, bu varlık sayesinde mavi göğe yükselir; servet çok mühim bir destektir.
3982 Arzun hacca gitmek ise, bunun için mal ve servet lâzımdır; gazilik dilersen, yine bu servet senin işine yarar.
3983 Verecek malı olmazsa, insan hiç bir iyiliğe el uzatamaz.
3984 Bu iyiliklere niçin yüz çeviriyorsun; bu öğüt ve nasihatleri niçin kabul etmiyorsun.
3985 ibâdete nasıl inansan da olur; insan ibâdet etmiş olduğunu kabul ederse, bütün yaptıkları boşa gider.
3986 Kul Tanrıyı ibâdet ile bulmaz, kulun yolu çok ince bir yoldur.
3987 Kaç bin kul yıllarca ibâdet ile meşgul oldular ve tam can verecekleri sırada dalâlete düştüler.
3988 Kaç bin âsî günahkâr kullar da, son nefesleri kesilirken, doğru yolu buldular.
3989 Biliyorum, Tanrının rizâsı hep ibâdet ve tâat içindedir, ey ulu.
3990 insan hakikî ibâdetin ne olduğunu bilemezse, yaptıklarının hangisinin ibâdet olduğunu anlayamaz.
3991 Böyle olduğuna göre, bu bahsi geçen zevkleri bulmak için, bütün bu ibâdetlerin hepsini yapmak lâzımdır.
3992 iyice dikkat et, sana söylediklerim doğrumudur, değilmidir, açıkça bana söyle.
3993 Eğer sana söylediğim şekilde ise, bunu itiraf et, sözümü tut, ey hâlis kalpli insan.
3994 Nefis ve havanın esiri olma, gönlünü doğrult, insanlara karış ve huzur içinde yaşa,
ODGURMIŞ'IN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI
3995 Odgurmış cevap verdi ve:—Kardeş, beni kederlendirdin, aşımı şimdi bana zehir ettin — dedi —
3996 Farzedelim, senin dediklerini dinledim ve hükümdarın yanına gidip, hizmete başladım.
3997 Hizmet etmek için ilk önce insan yolu-töreyi bilmelidir; onun tavrı hareketi ile sözü teşrifata uygun olmalıdır.
3998 O girmesini, çıkmasını, durmasını ve oturmasını bilmelidir; insan hizmet etmesini bilmezse, boşuna zahmete girmiş olur.
3999 Teşrifata vâkıf olan insan ne der, dinle; tecrübesi ile o en az şu üç şey üzerinde durmuştur.
4000 Sen beylere hizmet etmek istersen, gönül ve dilini doğru tut, sözüne hâkim ol.
4001 Töre ve usûle göre hizmet etmesini öğren; hizmet etmesini bilirsen, muvaffak olursun.
4002 Ben insanlardan uzaklaşmış bulunuyorum; töre bilmem, yol bilmem; hizmete yakışacak ne tavır ve hareket, ne de söz söylemek kabiliyeti bende var.
4003 Ben beyine nasıl hizmet ederim; bu kapı artık benim için kapanmıştır.
4004 Niçin beni sıkıştırıyor ve her sözüme itiraz ederek, hükümdarın hizmetine girmeğe zorluyorsun.
ÖĞDÜLMİŞ'İN ODGURMIŞ'A CEVABI
4005 Öğdülmiş cevap verdi ve : —Ey hâlis kalpli insan, bu söz de pek yerinde değildir — dedi —
4006 Hükümdar seni teşrifat ile mükellef tutmayacaktır; sen istersen otur, istersen ayakta dur.
ODGURMIŞ'IN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI
4007 Odgurmış cevap verdi ve : — Ey kâmil insan, bu söz de pek yerinde değildir — dedi —
4008 Töre bilmeden, şaşkın-şaşkın dolaşmak, sana veya bana nasıl yakışır.
4009 Bu beyler memleketi tanzim ve idare etmek, halkı düzene sokmak ve dünyayı temizlemek için nasbedilmişlerdir.
4010 İnsanlar halkın idaresini ve beylerin işini muayyen bir töre ve usûle göre yürütürler.
4011 Bu beyler bu şekilde memlekete hâkim oldular, âkılâne hareketleri ile emirlerini dinlettiler.
4012 Bilgili, akıllı ve halkın başında bulunan dünya hâkimi çok güzel söylemiş.
4013 Dünyayı tutan insan akıllı olmalıdır; halkın başında bulunan kimse de cesur olmalıdır.
4014 Bu ikisinden sonra, hizmetkârların da töre ve usûle vâkıf olmaları lâzımdır.
4015 Beyler kudretlerini bunlar ile yükseltirler; düşmanlarının başını ezer ve öçlerini alırlar.
4016 Bu kanun ve töreyi kendimizin vaz'etmemiz icap ederken, töreyi bozmamız bize nasıl yakışır.
ÖĞDÜLMİŞ'İN ODGURMIŞ'A CEVABI
4017 Öğdülmış cevap verdi ve:— Kardeş bu iş o kadar güç değildir — dedi — aş bir kere yapılsın, nasıl olsa yenir ve hazmolunur.
4018 İşte ben bu kanun ve töreyi biliyorum; şimdi sana söyleyeyim; sen de dikkatle dinleyerek, öğren.
4019 insan bilmezse, öğrenir, bilir; bildikten sonra arzusuna kavuşur.
4020 Bilgisi açık olan, bu mesele hakkında bir söz söylemiştir; bu sözü tutmayan insanın bilgisi yarımdır.
4021 insan doğuştan âlım doğmaz, sonradan öğrenir, dil doğuştan konuşmaz, zamanla konuşmağa başlar.
4022 insan öğrenerek, âlim olur; bilgi sahibi olduktan sonra, her işi yoluna girer.
ODGURMIŞ'IN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI
4023 Odgurmış cevap verdi:— Senin istediğin bu ise, benim buna bir diyeceğim yok — dedi —
4024 Bugün sen benim canımı çok sıkıyorsun; bu hizmet nasıl olur, söyle bakalım.
4025 Bu söz aklıma yatarmı-yatmazmı, bir dinleyeyim; ben öğrenebilir miyim, bunu bir anlayayım.
4026 Bana şimdi kaç türlü töre ve usûl olduğunu, isimlerini bir-bir sayıp, kesin olarak anlat.
ÖĞDÜLMİŞ'İN ODGURMIŞ'A CEVABI
4027 Öğdülmiş cevap verdi : — Ey bahtiyar insan, mükemmel ve doğru bir söz söyledin — dedi —
4028 Önce tuttuğun yol akıldan uzak idi; sen şimdi temelini doğruluk üzerine kurdun.
4029 Şimdi ben anlatayım, düşünerek dinle; öğren ve senin için bu düğüm çözülsün;
4030 Eğer şimdi öğrenmek istersen, sen sus ve beni dinle.
3972 Hükümdarın senin hakkındaki düşüncesi iyidir; bu iyilik ile yetinmeyip, daha iyiye doğru yol arıyor.
3973 Bilirsin ki, burada bu tâat ve ibâdet ile meşgul olman, sana bir çok iyiliklerin kapısını açacaktır.
3974 Diğer taraftan şehir ve kasabalarda da, benim söylediklerim gibi, bir çok iyilikler vardır, ey yiğitim.
3975 Bu dünyanın saadetini bulup, yaşamasını bilmek ve nâm kazanmak hiç de fena bir şey değildir.
3976 Ey zâhid, sen âhıreti istiyorsan, onu da bulursun; orada da nîmet ve sevaba nail olabilirsin.
3977 Bu dünya malını kötülemek doğru değildir; bunu sarfetmek ve dağıtmak suretiyle halkı sevindirmek mümkündür.
3978 Cömerdler-başı da çok güzel söylemiş; ey iyi insan, sen bunu dinle.
3979 Her türlü iyiliğe yol gösteren şey varlıktır; her türlü hastalığı tedavi eden şey varlıktır.
3980 Varlığı varsa, insan akıl ve bilgiyi bulur ve her türlü iyilik yapmağa muktedir olur.
3981 insan arzu ederse, bu varlık sayesinde mavi göğe yükselir; servet çok mühim bir destektir.
3982 Arzun hacca gitmek ise, bunun için mal ve servet lâzımdır; gazilik dilersen, yine bu servet senin işine yarar.
3983 Verecek malı olmazsa, insan hiç bir iyiliğe el uzatamaz.
3984 Bu iyiliklere niçin yüz çeviriyorsun; bu öğüt ve nasihatleri niçin kabul etmiyorsun.
3985 ibâdete nasıl inansan da olur; insan ibâdet etmiş olduğunu kabul ederse, bütün yaptıkları boşa gider.
3986 Kul Tanrıyı ibâdet ile bulmaz, kulun yolu çok ince bir yoldur.
3987 Kaç bin kul yıllarca ibâdet ile meşgul oldular ve tam can verecekleri sırada dalâlete düştüler.
3988 Kaç bin âsî günahkâr kullar da, son nefesleri kesilirken, doğru yolu buldular.
3989 Biliyorum, Tanrının rizâsı hep ibâdet ve tâat içindedir, ey ulu.
3990 insan hakikî ibâdetin ne olduğunu bilemezse, yaptıklarının hangisinin ibâdet olduğunu anlayamaz.
3991 Böyle olduğuna göre, bu bahsi geçen zevkleri bulmak için, bütün bu ibâdetlerin hepsini yapmak lâzımdır.
3992 iyice dikkat et, sana söylediklerim doğrumudur, değilmidir, açıkça bana söyle.
3993 Eğer sana söylediğim şekilde ise, bunu itiraf et, sözümü tut, ey hâlis kalpli insan.
3994 Nefis ve havanın esiri olma, gönlünü doğrult, insanlara karış ve huzur içinde yaşa,
ODGURMIŞ'IN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI
3995 Odgurmış cevap verdi ve:—Kardeş, beni kederlendirdin, aşımı şimdi bana zehir ettin — dedi —
3996 Farzedelim, senin dediklerini dinledim ve hükümdarın yanına gidip, hizmete başladım.
3997 Hizmet etmek için ilk önce insan yolu-töreyi bilmelidir; onun tavrı hareketi ile sözü teşrifata uygun olmalıdır.
3998 O girmesini, çıkmasını, durmasını ve oturmasını bilmelidir; insan hizmet etmesini bilmezse, boşuna zahmete girmiş olur.
3999 Teşrifata vâkıf olan insan ne der, dinle; tecrübesi ile o en az şu üç şey üzerinde durmuştur.
4000 Sen beylere hizmet etmek istersen, gönül ve dilini doğru tut, sözüne hâkim ol.
4001 Töre ve usûle göre hizmet etmesini öğren; hizmet etmesini bilirsen, muvaffak olursun.
4002 Ben insanlardan uzaklaşmış bulunuyorum; töre bilmem, yol bilmem; hizmete yakışacak ne tavır ve hareket, ne de söz söylemek kabiliyeti bende var.
4003 Ben beyine nasıl hizmet ederim; bu kapı artık benim için kapanmıştır.
4004 Niçin beni sıkıştırıyor ve her sözüme itiraz ederek, hükümdarın hizmetine girmeğe zorluyorsun.
ÖĞDÜLMİŞ'İN ODGURMIŞ'A CEVABI
4005 Öğdülmiş cevap verdi ve : —Ey hâlis kalpli insan, bu söz de pek yerinde değildir — dedi —
4006 Hükümdar seni teşrifat ile mükellef tutmayacaktır; sen istersen otur, istersen ayakta dur.
ODGURMIŞ'IN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI
4007 Odgurmış cevap verdi ve : — Ey kâmil insan, bu söz de pek yerinde değildir — dedi —
4008 Töre bilmeden, şaşkın-şaşkın dolaşmak, sana veya bana nasıl yakışır.
4009 Bu beyler memleketi tanzim ve idare etmek, halkı düzene sokmak ve dünyayı temizlemek için nasbedilmişlerdir.
4010 İnsanlar halkın idaresini ve beylerin işini muayyen bir töre ve usûle göre yürütürler.
4011 Bu beyler bu şekilde memlekete hâkim oldular, âkılâne hareketleri ile emirlerini dinlettiler.
4012 Bilgili, akıllı ve halkın başında bulunan dünya hâkimi çok güzel söylemiş.
4013 Dünyayı tutan insan akıllı olmalıdır; halkın başında bulunan kimse de cesur olmalıdır.
4014 Bu ikisinden sonra, hizmetkârların da töre ve usûle vâkıf olmaları lâzımdır.
4015 Beyler kudretlerini bunlar ile yükseltirler; düşmanlarının başını ezer ve öçlerini alırlar.
4016 Bu kanun ve töreyi kendimizin vaz'etmemiz icap ederken, töreyi bozmamız bize nasıl yakışır.
ÖĞDÜLMİŞ'İN ODGURMIŞ'A CEVABI
4017 Öğdülmış cevap verdi ve:— Kardeş bu iş o kadar güç değildir — dedi — aş bir kere yapılsın, nasıl olsa yenir ve hazmolunur.
4018 İşte ben bu kanun ve töreyi biliyorum; şimdi sana söyleyeyim; sen de dikkatle dinleyerek, öğren.
4019 insan bilmezse, öğrenir, bilir; bildikten sonra arzusuna kavuşur.
4020 Bilgisi açık olan, bu mesele hakkında bir söz söylemiştir; bu sözü tutmayan insanın bilgisi yarımdır.
4021 insan doğuştan âlım doğmaz, sonradan öğrenir, dil doğuştan konuşmaz, zamanla konuşmağa başlar.
4022 insan öğrenerek, âlim olur; bilgi sahibi olduktan sonra, her işi yoluna girer.
ODGURMIŞ'IN ÖĞDÜLMİŞ'E CEVABI
4023 Odgurmış cevap verdi:— Senin istediğin bu ise, benim buna bir diyeceğim yok — dedi —
4024 Bugün sen benim canımı çok sıkıyorsun; bu hizmet nasıl olur, söyle bakalım.
4025 Bu söz aklıma yatarmı-yatmazmı, bir dinleyeyim; ben öğrenebilir miyim, bunu bir anlayayım.
4026 Bana şimdi kaç türlü töre ve usûl olduğunu, isimlerini bir-bir sayıp, kesin olarak anlat.
ÖĞDÜLMİŞ'İN ODGURMIŞ'A CEVABI
4027 Öğdülmiş cevap verdi : — Ey bahtiyar insan, mükemmel ve doğru bir söz söyledin — dedi —
4028 Önce tuttuğun yol akıldan uzak idi; sen şimdi temelini doğruluk üzerine kurdun.
4029 Şimdi ben anlatayım, düşünerek dinle; öğren ve senin için bu düğüm çözülsün;
4030 Eğer şimdi öğrenmek istersen, sen sus ve beni dinle.
Yorumlar
Yorum Gönder